Eski Masaüstü Görünüm

Kur'an İçerisinde Arama


Sayfayı Yenile Arapça Metin Arama (Harekeli)

Aranan Kelime : enne
Aranan Yer : Arapça Kelime Meali (Latin Harfleriyle)
Bulunan Sonuç : 699
  1. 10-Yunus 2
    enne : muhakkak ki
  2. 10-Yunus 22
    enne-hum : muhakkak onlar
  3. 10-Yunus 22
    le nekûnenne : biz muhakkak olacağız
  4. 10-Yunus 24
    enne-hum : onlar ..... olduklarını
  5. 10-Yunus 26
    ashâbu el cenneti : cennet halkıdır
  6. 10-Yunus 27
    ke ennemâ : ancak sanki, gibi
  7. 10-Yunus 33
    enne-hum : şüphesiz onlar
  8. 10-Yunus 46
    nurîyenne-ke : elbette sana gösteririz
  9. 10-Yunus 46
    ev neteveffeyenne-ke : veya seni vefat ettiririz
  10. 10-Yunus 54
    enne : gerçekten
  11. 10-Yunus 90
    enne-hu : muhakkak ona, onun ..... olduğuna
  12. 10-Yunus 94
    fe lâ tekûnenne : öyleyse sakın olma
  13. 10-Yunus 95
    ve lâ tekûnenne : ve sakın olma
  14. 10-Yunus 105
    ve lâ tekûnenne : ve sakın olma
  15. 104-Hümeze 3
    enne : olduğunu, olacağını
  16. 104-Hümeze 4
    le yunbezenne : mutlaka atılacak
  17. 11-Hûd 7
    le yekûlenne : muhakkak ki derler
  18. 11-Hûd 10
    le yekûlenne : muhakkak derler ki
  19. 11-Hûd 14
    ennemâ : ancak, ..... olduğunu
  20. 11-Hûd 22
    enne-hum : muhakkak onlar
  21. 11-Hûd 23
    ashâbu el cenneti : cennet halkı, cennet ehli
  22. 11-Hûd 36
    enne-hu : çünkü o, (onlar) olduğu
  23. 11-Hûd 80
    lev enne : keşke olsaydı
  24. 11-Hûd 89
    yecrimenne-kum : sakın olmasın, size isabet etmesin
  25. 11-Hûd 108
    fî el cenneti : cennette
  26. 11-Hûd 111
    le yuveffiyenne-hum : onlara mutlaka öder
  27. 11-Hûd 119
    le emleenne : muhakkak dolduracağım
  28. 11-Hûd 119
    cehenneme : cehennem
  29. 12-Yusuf 15
    le tunebbienne-hum : mutlaka onlara haber vereceksin
  30. 12-Yusuf 32
    le yuscenenne : mutlaka zindana atılacak
  31. 12-Yusuf 42
    enne-hu : onun olduğu
  32. 12-Yusuf 52
    ve enne allâhe : ve muhakkak Allah
  33. 12-Yusuf 80
    enne : olduğunu
  34. 12-Yusuf 90
    menne allâhu : Allah ni'metlendirdi (ni'met verdi)
  35. 12-Yusuf 110
    enne-hum : kendilerinin olduğunu
  36. 13-Ra'd 18
    lev enne : (eğer, şâyet) gerçekten olsaydı
  37. 13-Ra'd 18
    cehennemu : cehennemdir
  38. 13-Ra'd 19
    ennemâ : olduğunu
  39. 13-Ra'd 31
    ve lev enne : ve eğer gerçekten olsaydı
  40. 13-Ra'd 35
    meselu el cenneti elletî : o cennetin örneği, durumu, gibi
  41. 13-Ra'd 40
    nuriyenne-ke : sana gösteririz
  42. 13-Ra'd 40
    ev neteveffeyenne-ke : veya seni vefat ettiririz
  43. 14-İbrahim 7
    le ezîdenne-kum : mutlaka, elbette size artırırım
  44. 14-İbrahim 12
    ve le nasbirenne : ve elbette sabredeceğiz
  45. 14-İbrahim 13
    le nuhricenne-kum : muhakkak sizi çıkaracağız
  46. 14-İbrahim 13
    le nuhlikenne : mutlaka helâk edeceğiz
  47. 14-İbrahim 14
    ve le nuskinenne-kum : ve sizi yerleştireceğiz
  48. 14-İbrahim 16
    cehennemu : cehennem
  49. 14-İbrahim 19
    enne allâhe : muhakkak ki Allah
  50. 14-İbrahim 29
    cehenneme : cehennem
  51. 14-İbrahim 42
    ve lâ tahsebenne allâhe : ve Allah'ı sanma, zannetme
  52. 14-İbrahim 47
    tahsebenne allâhe : Allah'ı sakın sanma, zannetme
  53. 14-İbrahim 52
    ennemâ : sadece, yalnız, ancak
  54. 15-Hicr 39
    le uzeyyinenne : mutlaka güzelleştireceğim, süsleyeceğim (ziynetlendireceğim)
  55. 15-Hicr 39
    ve le ugviyenne-hum : ve mutlaka onları azdıracağım
  56. 15-Hicr 43
    cehenneme : cehennem
  57. 15-Hicr 50
    ve enne : ve muhakkak
  58. 15-Hicr 66
    enne : muhakkak, olduğuna
  59. 15-Hicr 88
    temuddenne : uzatma (dikme, uzun uzun bakma)
  60. 15-Hicr 92
    le nes'elenne-hum : elbette, onlara mutlaka soracağız
  61. 15-Hicr 97
    enne-ke : senin olduğunu
  62. 16-Nahl 2
    enne-hu : onun olduğu
  63. 16-Nahl 23
    enne allâhe : (muhakkak ki Allah), Allah'ın olduğu
  64. 16-Nahl 29
    cehenneme : cehennem
  65. 16-Nahl 32
    el cennete : cennete
  66. 16-Nahl 39
    enne-hum : muhakkak onların olduğunu
  67. 16-Nahl 41
    li nubevvienne-hum : onlara mutlaka hazırlamamız, ağırlamamız, yerleştirmemiz için
  68. 16-Nahl 62
    enne : olduğu
  69. 16-Nahl 62
    enne : olduğu
  70. 16-Nahl 62
    ve enne-hum : ve muhakkak onlar
  71. 16-Nahl 92
    ve le yubeyyinenne : ve muhakkak açıklayacak
  72. 16-Nahl 96
    ve le necziyenne : ve mutlaka karşılığını vereceğiz, mükafatlandıracağız
  73. 16-Nahl 97
    nuhyiyenne-hu : ona hayat veririz, yaşatırız
  74. 16-Nahl 97
    ve le necziyenne-hum : ve mutlaka, ellbette onlara karşılığını vereceğiz, mükâfatlandıracağız
  75. 16-Nahl 103
    enne-hum : onların olduğunu
  76. 16-Nahl 107
    bi enne-hum : onların olmalarından dolayı, sebebiyle
  77. 16-Nahl 107
    ve enne allâhe : ve muhakkak Allah
  78. 16-Nahl 109
    enne-hum : onların olduğuna
  79. 17-İsrâ 8
    cehenneme : cehennemi
  80. 17-İsrâ 9
    enne : muhakkak, vardır, olduğunu
  81. 17-İsrâ 10
    ve ennellezîne (enne ellezîne) : ve muhakkak o kimseler ki
  82. 17-İsrâ 18
    cehenneme : cehennem
  83. 17-İsrâ 39
    cehenneme : cehenneme
  84. 17-İsrâ 62
    le ahtenikenne : muhakkak ele geçireceğim, kumanda edeceğim, bana tâbî kılacağım
  85. 17-İsrâ 63
    cehenneme : cehennem
  86. 17-İsrâ 86
    le nezhebenne : mutlaka gideririz
  87. 17-İsrâ 91
    cennetun : bir cennet, bir bahçe
  88. 17-İsrâ 97
    cehennemu : cehennem
  89. 17-İsrâ 98
    bi enne-hum : onların olması dolayısıyla, sebebiyle
  90. 18-Kehf 2
    enne : muhakkak, olduğunu
  91. 18-Kehf 9
    enne : olduğunu
  92. 18-Kehf 19
    ve lâ yuş'ırenne : ve sakın sezdirmesin, hissettirmesin, farkına vardırmasın
  93. 18-Kehf 21
    enne : muhakkak, olduğunu
  94. 18-Kehf 21
    ve enne es sâate : ve muhakkak o saat, o vakit
  95. 18-Kehf 21
    le nettehızenne : mutlaka edinelim, yapalım
  96. 18-Kehf 23
    ve lâ tekûlenne : ve deme muhakkak
  97. 18-Kehf 32
    cenneteyni : iki bahçe
  98. 18-Kehf 33
    el cenneteyni : iki bahçe
  99. 18-Kehf 35
    cennete-hu : onun bahçesi
  100. 18-Kehf 36
    le ecidenne : mutlaka bulacağım
  101. 18-Kehf 39
    cennete-ke : senin bahçen
  102. 18-Kehf 40
    min cenneti-ke : senin bahçenden
  103. 18-Kehf 53
    enne-hum : kendilerinin olduğunu
  104. 18-Kehf 100
    cehenneme : cehennemi
  105. 18-Kehf 102
    cehenneme : cehennemi
  106. 18-Kehf 104
    enne-hum : olduğunu
  107. 18-Kehf 106
    cehennemu : cehennem
  108. 18-Kehf 110
    ennemâ : olduğu
  109. 19-Meryem 46
    le ercumenne-ke : mutlaka seni taşlarım
  110. 19-Meryem 60
    el cennete : cennet
  111. 19-Meryem 63
    el cennetu elletî : cennet ki o
  112. 19-Meryem 68
    le nahşurenne-hum : biz onları mutlaka haşredeceğiz
  113. 19-Meryem 68
    cehenneme : cehennem
  114. 19-Meryem 77
    le ûteyenne : elbette verilecektir
  115. 19-Meryem 86
    ilâ cehenneme : cehenneme
  116. 2-Bakara 25
    enne : olduğunu
  117. 2-Bakara 26
    enne-hû : onun olduğu
  118. 2-Bakara 35
    el cennete : cennet
  119. 2-Bakara 38
    ye'tiye-enne-kum : size mutlaka gelecek
  120. 2-Bakara 46
    enne-hum : onların ..... olduğunu
  121. 2-Bakara 46
    ve enne-hum : ve onların ..... olduğunu
  122. 2-Bakara 57
    el menne : kudret helvası
  123. 2-Bakara 61
    enne-hum : onların olduğu
  124. 2-Bakara 77
    enne : olduğunu
  125. 2-Bakara 82
    ashâbu el cenneti : cennet halkı
  126. 2-Bakara 94
    fe temennevû : o zaman temenni edin
  127. 2-Bakara 95
    yetemennev-hu : onu temenni etmezler
  128. 2-Bakara 96
    ve le tecidenne-hum : ve mutlaka onları bulursun
  129. 2-Bakara 101
    enne-hum : onların olduğu
  130. 2-Bakara 103
    enne-hum : onların olması
  131. 2-Bakara 106
    enne allâhe : muhakkak ki Allah
  132. 2-Bakara 107
    enne : olduğunu
  133. 2-Bakara 111
    el cennete : cennet
  134. 2-Bakara 144
    fe le nuvelliye enne-ke : artık seni mutlaka çevireceğiz
  135. 2-Bakara 144
    enne-hu : onun olduğu
  136. 2-Bakara 147
    lâ tekûnenne : sakın olma
  137. 2-Bakara 155
    nebluvenne-kum : sizi imtihan ederiz
  138. 2-Bakara 165
    enne : olduğunu
  139. 2-Bakara 165
    ve enne : ve olduğunu
  140. 2-Bakara 167
    enne : olduğu
  141. 2-Bakara 176
    bi enne : sebebi ile
  142. 2-Bakara 187
    enne-kum : sizin ..... olduğunuz
  143. 2-Bakara 194
    enne : olduğunu
  144. 2-Bakara 196
    enne allâhe : Allah'ın ..... olduğu
  145. 2-Bakara 203
    enne-kum : sizin ..... olduğunuzu
  146. 2-Bakara 206
    cehennemu : cehennem
  147. 2-Bakara 209
    enne allâhe : Allah'ın ..... olduğu
  148. 2-Bakara 214
    el cennete : cennet
  149. 2-Bakara 221
    ilâ el cenneti : cennete
  150. 2-Bakara 223
    enne-kum : sizin ..... olduğunu
  151. 2-Bakara 231
    enne : olduğunu
  152. 2-Bakara 233
    enne allâhe : Allah'ın ..... olduğunu
  153. 2-Bakara 235
    enne-kum : sizin ..... olduğunuzu
  154. 2-Bakara 235
    enne allâhe : Allah'ın ..... olduğunu
  155. 2-Bakara 235
    enne allâhe : Allah'ın ..... olduğunu
  156. 2-Bakara 244
    enne allâhe : Allah'ın ..... olduğunu
  157. 2-Bakara 249
    enne-hum : onların ..... olduğunu
  158. 2-Bakara 259
    lem yetesenneh : bozulmadı, kokuşmadı
  159. 2-Bakara 259
    enne allâhe : Allah'ın ..... olduğu
  160. 2-Bakara 260
    enne allâhe : Allah'ın ..... olduğunu
  161. 2-Bakara 262
    mennen : minnet etirerek
  162. 2-Bakara 265
    cennetin : cennet, bahçe
  163. 2-Bakara 266
    cennetun : bir bahçe
  164. 2-Bakara 267
    enne allâhe : Allah'ın ..... olduğunu
  165. 2-Bakara 275
    bi enne-hum : onların ..... olması sebebi ile
  166. 20-Tâ-Hâ 16
    yesuddenne-ke : seni alıkoymasın, seni men etmesin
  167. 20-Tâ-Hâ 48
    enne el azâbe : azabın olduğu
  168. 20-Tâ-Hâ 58
    le ne'tiyenne-ke bi : mutlaka sana getireceğiz
  169. 20-Tâ-Hâ 66
    enne-hâ : onun olduğu
  170. 20-Tâ-Hâ 71
    ve le usallibenne-kum : ve mutlaka sizi asacağım
  171. 20-Tâ-Hâ 74
    cehenneme : cehennem
  172. 20-Tâ-Hâ 80
    el menne : kudret helvası
  173. 20-Tâ-Hâ 97
    le nuharrikanne-hu \n(nuharrike enne-hu) : onu biz mutlaka, elbette yakacağız
  174. 20-Tâ-Hâ 97
    le nensifenne-hu \n(nensife enne-hu) : onu mutlaka, elbette savuracağız, toz haline getirip atacağız
  175. 20-Tâ-Hâ 117
    yuhricenne-kumâ : sakın sizin ikinizi çıkarmasın
  176. 20-Tâ-Hâ 117
    min el cenneti : cennetten
  177. 20-Tâ-Hâ 119
    ve enne-ke : ve muhakkak sen
  178. 20-Tâ-Hâ 121
    el cenneti : cennet
  179. 20-Tâ-Hâ 123
    ye'tiyenne-kum : size mutlaka gelecek
  180. 20-Tâ-Hâ 131
    ve lâ temuddenne : ve sakın uzatma
  181. 20-Tâ-Hâ 134
    ennâ (enne-nâ) : gerçekten biz
  182. 21-Enbiyâ 25
    enne-hu : onun olduğunu
  183. 21-Enbiyâ 29
    cehenneme : cehennem
  184. 21-Enbiyâ 30
    enne es semâvâti : semaların olduğu
  185. 21-Enbiyâ 57
    le ekîdenne : mutlaka hile yapacağım
  186. 21-Enbiyâ 95
    enne-hum : muhakkak onlar
  187. 21-Enbiyâ 98
    cehenneme : cehennem
  188. 21-Enbiyâ 105
    enne el arda : arzın olduğu
  189. 21-Enbiyâ 108
    ennemâ : olduğu
  190. 22-Hac 4
    enne-hu : onun olduğu
  191. 22-Hac 4
    enne-hu : muhakkak onu
  192. 22-Hac 6
    bi enne allâhe : muhakkak ki Allah
  193. 22-Hac 6
    ve enne-hu : ve muhakkak ki o
  194. 22-Hac 6
    ve enne-hu : ve muhakkak o
  195. 22-Hac 7
    ve enne : ve muhakkak
  196. 22-Hac 7
    ve enne allâhe : ve muhakkak Allah
  197. 22-Hac 10
    ve enne allâhe : ve muhakkak Allah
  198. 22-Hac 11
    ıtmeenne : tatmin olur
  199. 22-Hac 15
    yuzhibenne : giderir
  200. 22-Hac 16
    ve ennallâhe (enne allâhe) : ve muhakkak Allah
  201. 22-Hac 18
    enne allâhe : muhakkak Allah
  202. 22-Hac 31
    ke ennemâ : sanki, gibi
  203. 22-Hac 39
    bi enne-hum : onların olması sebebiyle
  204. 22-Hac 54
    ennehu : onun olduğu
  205. 22-Hac 59
    le yudhılenne-hum : muhakkak onları dahil edecektir, girdirecektir
  206. 22-Hac 60
    le yansuru enne-hu allâhu : mutlaka Allah ona yardım eder
  207. 22-Hac 61
    bi enne : sebebiyle, çünkü
  208. 22-Hac 61
    ve enne allâhe : ve muhakkak Allah
  209. 22-Hac 62
    bi enne : sebebiyle, çünkü
  210. 22-Hac 62
    ve enne : ve muhakkak
  211. 22-Hac 62
    ve enne allâhe : ve muhakkak Allah
  212. 22-Hac 63
    enne allâhe : muhakkak Allah
  213. 22-Hac 65
    enne allâhe : muhakkak Allah
  214. 22-Hac 70
    enne allâhe : Allah'ın olduğunu
  215. 23-Mü'minûn 35
    enne-kum : mutlaka siz, sizin olacağınız
  216. 23-Mü'minûn 35
    enne-kum : mutlaka siz, sizin olacağınız
  217. 23-Mü'minûn 55
    ennemâ : ancak, sadece, olduğunu
  218. 23-Mü'minûn 60
    enne-hum : muhakkak ki onlar, onlar ..... olduğundan
  219. 23-Mü'minûn 103
    cehenneme : cehennemin içinde, cehennemde
  220. 23-Mü'minûn 111
    enne-hum : muhakkak ki onlar
  221. 23-Mü'minûn 114
    enne-kum : gerçekten siz
  222. 23-Mü'minûn 115
    ennemâ : olduğunu
  223. 23-Mü'minûn 115
    ve enne-kum : ve muhakkak siz
  224. 24-Nûr 7
    enne : olduğu
  225. 24-Nûr 9
    enne : olduğu
  226. 24-Nûr 10
    ve enne allâhe : ve muhakkak ki Allah
  227. 24-Nûr 20
    ve enne allâhe : ve muhakkak Allah
  228. 24-Nûr 25
    ennallâhe (enne allâhe) : Allah'ın ..... olduğu, muhakkak
  229. 24-Nûr 35
    ke ennehâ : o gibidir
  230. 24-Nûr 41
    ennallâhe (enne allâhe) : Allah olduğunu
  231. 24-Nûr 43
    enne allâhe : Allah'ın yaptığını
  232. 24-Nûr 55
    le yestahlifenne-hum : onları mutlaka halife tayin edecek
  233. 24-Nûr 55
    ve le yumekkinenne : ve mutlaka sağlamlaştıracak
  234. 24-Nûr 55
    ve le yubeddilenne-hum : ve onlara mutlaka çevirecek
  235. 24-Nûr 57
    tahsebenne : sakın zannetme
  236. 25-Furkan 8
    cennetun : cennet, ağaçlı bahçe
  237. 25-Furkan 15
    cennetu : cennet
  238. 25-Furkan 24
    ashâbu el cenneti : cennet ehli
  239. 25-Furkan 34
    ilâ cehenneme : cehenneme
  240. 25-Furkan 44
    enne : olduğunu
  241. 25-Furkan 65
    cehenneme : cehennem
  242. 26-Şuarâ 29
    ec'alenne-ke : seni mutlaka kılacağım
  243. 26-Şuarâ 49
    usallibenne-kum : sizi astıracağım
  244. 26-Şuarâ 85
    cenneti : cennet
  245. 26-Şuarâ 90
    el cennetu : cennet
  246. 26-Şuarâ 102
    fe lev enne : keşke olsaydı
  247. 26-Şuarâ 116
    le tekûnenne : sen muhakkak ..... olacaksın
  248. 26-Şuarâ 167
    le tekûnenne : sen mutlaka olacaksın
  249. 26-Şuarâ 225
    enne-hum : onların ..... olduğunu
  250. 26-Şuarâ 226
    ve enne-hum : ve onların ..... olduğunu, muhakkak ki onlar
  251. 27-Neml 10
    enne-hâ : onun olduğunu
  252. 27-Neml 18
    lâ yahtımenne-kum : sakın sizi ezmesin
  253. 27-Neml 21
    uazzibenne-hu : ona azap edeceğim
  254. 27-Neml 37
    ne'tiyenne-hum : onlara geleceğiz, geliriz
  255. 27-Neml 37
    nuhricenne-hum : onları sürüp çıkaracağız
  256. 27-Neml 42
    ke ennehu : sanki o, onun gibi
  257. 27-Neml 49
    nubeyyitenne-hu : gece baskını (geceleyin baskın) düzenleyelim
  258. 27-Neml 49
    nekûlenne : söyleyelim
  259. 27-Neml 82
    enne : olduğunu
  260. 28-Kasas 13
    enne : olduğunu
  261. 28-Kasas 31
    keenne-hâ : gibi
  262. 28-Kasas 39
    enne-hum : onlar olduğunu
  263. 28-Kasas 50
    ennemâ : sadece, yalnız
  264. 28-Kasas 64
    enne-hum : onların olduğu
  265. 28-Kasas 75
    enne : olduğu
  266. 28-Kasas 78
    enne : olduğu
  267. 28-Kasas 82
    temennev : temenni ettiler, dilediler
  268. 28-Kasas 82
    keenne : sanki, demek ki, öyle ki, öyleyse
  269. 28-Kasas 82
    en menne allâhu : Allah'ın ni'metlendirmesi
  270. 28-Kasas 82
    keennehu : sanki, demek ki, öyle ki, öyleyse
  271. 28-Kasas 86
    lâ tekûnenne : sakın sen olma
  272. 28-Kasas 87
    ve lâ tekûnenne : ve sen sakın olma
  273. 29-Ankebût 3
    enne : olduğunu
  274. 29-Ankebût 7
    necziyenne-hum : onları mutlaka mükâfatlandıracağız
  275. 29-Ankebût 9
    nudhılenne-hum : onları mutlaka dahil edeceğiz
  276. 29-Ankebût 11
    ya'lemenne : muhakkak bilir
  277. 29-Ankebût 11
    ya'lemenne : muhakkak bilir
  278. 29-Ankebût 32
    le nunecciyenne-hu : onu muhakkak kurtaracağız
  279. 29-Ankebût 53
    ve le ye'tiyenne-hum : ve mutlaka onlara gelecek
  280. 29-Ankebût 54
    cehenneme : cehennem
  281. 29-Ankebût 58
    le nubevvienne-hum : mutlaka onları mutlaka yerleştireceğiz
  282. 29-Ankebût 58
    min el cenneti : cennette
  283. 29-Ankebût 68
    cehenneme : cehennem
  284. 29-Ankebût 69
    nehdiyenne-hum : onları mutlaka ulaştırırız
  285. 3-Âl-i İmrân 12
    ilâ cehenneme : cehenneme (cehennemde)
  286. 3-Âl-i İmrân 18
    enne-hû : muhakkak ki o
  287. 3-Âl-i İmrân 24
    bi enne-hum : sebebiyle
  288. 3-Âl-i İmrân 30
    lev enne : keşke ... olsa, ... olmasını
  289. 3-Âl-i İmrân 39
    enne allâhe : Allah, ... olduğunu
  290. 3-Âl-i İmrân 75
    bi ennehum : hiç şüphesiz onların
  291. 3-Âl-i İmrân 86
    enne er resûle : resûlün ... olduğuna
  292. 3-Âl-i İmrân 87
    enne aleyhim : onların üzerine olması
  293. 3-Âl-i İmrân 102
    ve lâ temûtunne (temûtu enne) : ve sakın siz ölmeyin
  294. 3-Âl-i İmrân 112
    bi enne-hum : onların ... olmaları
  295. 3-Âl-i İmrân 133
    ve cennetin : ve cennet
  296. 3-Âl-i İmrân 142
    el cennete : cennete
  297. 3-Âl-i İmrân 143
    temennevne : siz temenni ediyorsunuz
  298. 3-Âl-i İmrân 162
    cehennemu : cehennem
  299. 3-Âl-i İmrân 164
    menne allâhu : Allah ni'metlendirdi
  300. 3-Âl-i İmrân 169
    ve lâ tahsebenne : ve sakın zannetmeyin
  301. 3-Âl-i İmrân 171
    ve enne allâhe : ve Allah'ın ... olduğu
  302. 3-Âl-i İmrân 178
    ve lâ yahsebe-enne : ve sakın zannetmesinler
  303. 3-Âl-i İmrân 178
    ennemâ : ... olduğu, ... olması
  304. 3-Âl-i İmrân 180
    ve lâ yahsebe-enne : ve sakın zannetmesinler
  305. 3-Âl-i İmrân 182
    ve enne allâhe : ve Allah ... olduğu
  306. 3-Âl-i İmrân 185
    ve udhıle el cennete : ve cennete, sokulur, konur
  307. 3-Âl-i İmrân 188
    lâ tahsebe-enne : sakın zannetme
  308. 3-Âl-i İmrân 188
    fe lâ tahsebe- enne-hum : bu yüzden, artık sakın sanma ki onlar
  309. 3-Âl-i İmrân 195
    le ukeffirenne : mutlaka örteceğim
  310. 3-Âl-i İmrân 195
    ve le udhılenne-hum : ve onları mutlaka sokacağım
  311. 3-Âl-i İmrân 197
    cehennemu : cehennem
  312. 30-Rûm 37
    enne : olduğunu
  313. 30-Rûm 58
    enne ellezîne : muhakkak o kimseler, onlar
  314. 30-Rûm 60
    ve lâ yestehıffenneke : ve sakın seni hafifliğe sürüklemesin
  315. 31-Lokman 7
    ke enne : sanki, gibi
  316. 31-Lokman 20
    ennallâhe (enne allâhe) : muhakkak ki Allah
  317. 31-Lokman 27
    ve lev enne : ve eğer olsa
  318. 31-Lokman 29
    ennallâhe (enne allâhe) : muhakkak ki Allah
  319. 31-Lokman 29
    ve ennallâhe (enne allâhe) : ve muhakkak ki Allah
  320. 31-Lokman 30
    bi enne : olması sebebiyle
  321. 31-Lokman 30
    ve enne : ve muhakkak ki, mutlaka
  322. 31-Lokman 30
    ve ennellâhe (enne allâhe) : ve muhakkak ki Allah
  323. 31-Lokman 31
    enne : olduğunu
  324. 31-Lokman 33
    tegurrenne-kum : sakın sizi aldatmasın
  325. 31-Lokman 33
    ve lâ yagurrenne-kum : ve sakın sizi aldatmasın
  326. 32-Secde 13
    emleenne : mutlaka dolduracağım
  327. 32-Secde 13
    cehenneme : cehennem
  328. 33-Ahzâb 20
    enne-hum : onların olduğu
  329. 33-Ahzâb 47
    bi enne : olduğunu
  330. 33-Ahzâb 51
    ve lâ yahzenne : ve mahzun olmazlar, hüzünlenmezler
  331. 33-Ahzâb 60
    nugriyenne-ke : mutlaka seni saldırtırız
  332. 34-Sebe 3
    te'tiyenne-kum : size gelecek (getirecek)
  333. 34-Sebe 15
    cennetâni : iki bahçe
  334. 34-Sebe 16
    bi cennetey-him : onların iki bahçesini
  335. 34-Sebe 16
    cenneteyni : iki bahçe
  336. 35-Fâtır 5
    tegurrenne-kum : sakın sizi aldatmasın
  337. 35-Fâtır 5
    ve lâ yegurrenne-kum : ve sakın sizi aldatmasın
  338. 35-Fâtır 27
    enne allâhe : muhakkak Allah
  339. 35-Fâtır 36
    cehenneme : cehennem
  340. 36-Yâsin 18
    nercume- enne-kum \n(receme) : biz sizi mutlaka taşlarız \n: (taşladı)
  341. 36-Yâsin 18
    yemesse- enne-kum \n(messe) : size mutlaka dokunacak \n: (dokundu)
  342. 36-Yâsin 26
    el cennete : cennet
  343. 36-Yâsin 31
    enne-hum : muhakkak ki onlar
  344. 36-Yâsin 55
    el cenneti : cennet
  345. 36-Yâsin 63
    cehennem : cehennem
  346. 37-Sâffât 49
    enne : muhakkak
  347. 37-Sâffât 65
    ke enne-hu : onun gibi
  348. 37-Sâffât 143
    enne hu : geçekten o
  349. 37-Sâffât 168
    lev enne : eğer, keşke olsaydı
  350. 38-Sâd 24
    ennemâ : olduğunu
  351. 38-Sâd 56
    cehenneme : cehennem
  352. 38-Sâd 70
    ennemâ : olduğu
  353. 38-Sâd 82
    ugviyenne-hum : onları azdıracağım
  354. 38-Sâd 85
    emleenne : dolduracağım
  355. 38-Sâd 85
    cehenneme : cehennem
  356. 39-Zümer 21
    enne : olduğunu
  357. 39-Zümer 32
    cehenneme : cehennem
  358. 39-Zümer 47
    ve lev enne : ve eğer olsaydı
  359. 39-Zümer 52
    enne : olduğunu
  360. 39-Zümer 57
    enne : olduğu, muhakkak ki
  361. 39-Zümer 58
    lev enne : keşke olsa
  362. 39-Zümer 60
    cehenneme : cehennem
  363. 39-Zümer 65
    tekûnenne : sen mutlaka olursun
  364. 39-Zümer 71
    ilâ cehenneme : cehenneme
  365. 39-Zümer 72
    cehenneme : cehennem
  366. 39-Zümer 73
    ilâ el cenneti : cennete
  367. 39-Zümer 74
    el cenneti : cennet
  368. 4-Nisâ 32
    ve lâ tetemennev : ve temenni etmeyin
  369. 4-Nisâ 46
    enne-hum : onların....olması
  370. 4-Nisâ 55
    bi cehenneme : cehennem
  371. 4-Nisâ 60
    enne-hum : kendilerinin ... olduğunu
  372. 4-Nisâ 64
    enne-hum : onların ... olması
  373. 4-Nisâ 66
    enne-hum : onların ... olması
  374. 4-Nisâ 72
    le yubattienne : mutlaka yavaş davranır
  375. 4-Nisâ 73
    le yekûlenne : mutlaka der
  376. 4-Nisâ 93
    cehennemu : cehennem
  377. 4-Nisâ 94
    menne : nimet verdi
  378. 4-Nisâ 97
    cehennemu : cehennem
  379. 4-Nisâ 115
    cehenneme : cehennem
  380. 4-Nisâ 118
    le ettehizenne : mutlaka edineceğim
  381. 4-Nisâ 119
    ve le udillenne-hum : ve mutlakla onları dalâlette bırakacağım
  382. 4-Nisâ 119
    ve le umenniyenne-hum : ve mutlaka onları emaniyyeye (kuruntuya) düşüreceğim
  383. 4-Nisâ 121
    cehennemu : cehennem
  384. 4-Nisâ 124
    el cennete : cennete
  385. 4-Nisâ 138
    bi enne : ....olduğunu
  386. 4-Nisâ 140
    cehenneme : cehennem
  387. 4-Nisâ 159
    le yu'minenne : mutlaka îmân edecekler
  388. 4-Nisâ 169
    cehenneme : cehennem
  389. 40-Mü'min 6
    enne-hum : onların olduğu
  390. 40-Mü'min 12
    bi ennehu : onun olması sebebiyle
  391. 40-Mü'min 22
    bi enne-hum : onların ..... olması sebebiyle
  392. 40-Mü'min 40
    el cennete : cennet
  393. 40-Mü'min 43
    ennemâ : fakat, olan şey
  394. 40-Mü'min 43
    ve enne : ve muhakkak
  395. 40-Mü'min 43
    ve enne : ve muhakkak
  396. 40-Mü'min 49
    cehenneme : cehennem
  397. 40-Mü'min 60
    cehenneme : cehennem
  398. 40-Mü'min 76
    cehenneme : cehennem
  399. 40-Mü'min 77
    nuriyenne-ke : sana gösteririz
  400. 40-Mü'min 77
    neteveffeyenne-ke : seni vefat ettiririz
  401. 41-Fussilet 6
    ennemâ : olduğu
  402. 41-Fussilet 15
    enne : olduğunu
  403. 41-Fussilet 22
    enne : olduğunu
  404. 41-Fussilet 27
    necziyenne-hum : onları mutlaka cezalandıracağız
  405. 41-Fussilet 30
    bi el cenneti : cennet ile
  406. 41-Fussilet 34
    ke enne-hu : o sanki, o gibi
  407. 41-Fussilet 39
    enne-ke : gerçekten sen
  408. 41-Fussilet 50
    yekûlenne : mutlaka söyler
  409. 41-Fussilet 50
    enne : olduğunu (muhakkak)
  410. 41-Fussilet 53
    enne-hu : onun olduğu
  411. 41-Fussilet 53
    enne-hu : onun olduğu
  412. 42-Şûrâ 7
    fî el cenneti : cennette
  413. 42-Şûrâ 18
    enne-hâ : onun olduğunu
  414. 43-Zuhruf 37
    enne-hum : onların olduğu
  415. 43-Zuhruf 39
    enne-kum : muhakkak ki siz
  416. 43-Zuhruf 41
    nezhebenne : seni mutlaka gideririz, gidereceğiz
  417. 43-Zuhruf 42
    nuriyenne-ke : sana mutlaka göstereceğiz
  418. 43-Zuhruf 61
    lâ temterunne (lâ temteru-enne) : sakın şüphe etmeyin
  419. 43-Zuhruf 62
    ve lâ yasudde- enne-kum : ve sakın sizi engellemesin, men etmesin
  420. 43-Zuhruf 70
    el cennete : cennet
  421. 43-Zuhruf 72
    el cennetu : cennet
  422. 43-Zuhruf 74
    cehenneme : cehennem
  423. 44-Duhân 22
    enne : olduğu, diye
  424. 45-Câsiye 10
    cehennemu : cehennem
  425. 45-Câsiye 35
    bi enne kum(u) : sizin olmanız sebebiyle
  426. 46-Ahkaf 14
    ashâbu el cenneti : cennet halkı
  427. 46-Ahkaf 16
    fî ashâbi el cenneti : cennet ehli (halkı) arasında
  428. 46-Ahkaf 35
    ke ennehum : gibidir muhakkak ki onlar
  429. 47-Muhammed 3
    bi ennellezîne (enne ellezîne) : onların olmaları sebebiyle
  430. 47-Muhammed 3
    ve ennellezîne (enne ellezîne) : ve onların olmaları
  431. 47-Muhammed 4
    mennen : ni'metlendirerek, lütfederek (bedelsiz)
  432. 47-Muhammed 6
    el cennete : cennet
  433. 47-Muhammed 9
    bi enne-hum : muhakkak ki onlar
  434. 47-Muhammed 11
    ve enne : ve muhakkak ki
  435. 47-Muhammed 15
    el cenneti : cennet
  436. 47-Muhammed 19
    enne-hu : onun ..... olduğunu
  437. 47-Muhammed 26
    bi enne-hum : onların ... olmaları sebebiyle
  438. 47-Muhammed 28
    bi ennehum : onların ... olmaları sebebiyle
  439. 47-Muhammed 30
    ve le ta'rifenne-hum : ve onları mutlaka tanırsın
  440. 47-Muhammed 31
    ve le nebluvenne-kum : ve sizi mutlaka imtihan edeceğiz
  441. 48-Fetih 6
    cehenneme : cehennem
  442. 49-Hucurât 5
    enne-hum : onların olması
  443. 49-Hucurât 7
    enne : olduğunu
  444. 5-Mâide 2
    ve lâ yecrîmenne-kum : ve sakın size curum yaptırmasın, sakın sizi suça sevk etmesin
  445. 5-Mâide 8
    ve lâ yecrimenne-kum : ve sizi sevk etmesin
  446. 5-Mâide 12
    le ukeffirenne : ben mutlaka örterim
  447. 5-Mâide 12
    ve le udhılenne-kum : ve mutlaka sizi dahil ederim
  448. 5-Mâide 27
    kâle le aktulenne-ke : seni mutlaka öldüreceğim dedi
  449. 5-Mâide 32
    ennehu men : kim ... olduğu
  450. 5-Mâide 32
    fe keennemâ : artık ... gibidir
  451. 5-Mâide 32
    fe keennemâ : artık ... gibidir
  452. 5-Mâide 34
    enne Allâhe : Allâh (c.c.)'ın ... olduğunu
  453. 5-Mâide 36
    lev enne lehum : eğer onların olsa
  454. 5-Mâide 40
    enne Allâhe : Allâh (c.c.)'ın ...olduğunu
  455. 5-Mâide 45
    enne : ... olduğunu
  456. 5-Mâide 49
    ennemâ : artık, ama, zaten
  457. 5-Mâide 58
    bi enne-hum : onların olmaları sebebiyle
  458. 5-Mâide 59
    ve enne : ve muhakkak ki
  459. 5-Mâide 64
    ve le yezîdenne : ve mutlaka arttırır
  460. 5-Mâide 65
    ve lev enne : ve şayet, eğer olsa
  461. 5-Mâide 66
    ve lev enne-hum : ve eğer onlar ...olsaydı
  462. 5-Mâide 68
    ve le yezîdenne : ve mutlaka arttırır
  463. 5-Mâide 72
    el cennete : cenneti
  464. 5-Mâide 73
    le yemessenne : mutlaka dokunacak
  465. 5-Mâide 82
    le tecidenne : mutlaka bulursun, bulacaksın
  466. 5-Mâide 82
    ve le tecidenne : ve mutlaka bulursun, bulacaksın
  467. 5-Mâide 82
    bi enne : sebebiyle, bu nedenle, bundan dolayı
  468. 5-Mâide 82
    ve enne-hum : ve onların olması
  469. 5-Mâide 92
    ennemâ : sadece
  470. 5-Mâide 94
    yebluvenne-kum(u) : sizi sınar, imtihan eder
  471. 5-Mâide 97
    enne allâhe : Allâh (cc.)'ın ... olduğu
  472. 5-Mâide 97
    ve enne allâhe : ve Allâh (cc.)'ın ... olduğu
  473. 5-Mâide 98
    enne allâhe : Allâh (cc.)'ın ... olduğunu
  474. 5-Mâide 98
    ve enne allâhe : ve Allâh (cc.)'ın ... olduğunu
  475. 5-Mâide 107
    enne-humâ : iki kişinin ... olduğu
  476. 5-Mâide 111
    bi enne-nâ : bizim... olduğumuza
  477. 50-Kaf 24
    cehenneme : cehennemin içine, cehenneme
  478. 50-Kaf 30
    li cehenneme : cehenneme
  479. 50-Kaf 31
    el cennetu : cennet
  480. 51-Zâriyât 23
    enne-kum : sizin olduğunuz
  481. 52-Tûr 13
    cehenneme : cehennem
  482. 52-Tûr 24
    ke enne-hum : sanki onlar
  483. 52-Tûr 27
    fe menne : şimdi, oysa, lütufta bulundu
  484. 53-Necm 15
    cennetu el me'vâ : Cennet'ul Meva
  485. 53-Necm 40
    ve enne : ve muhakkak ki
  486. 53-Necm 42
    ve enne : ve muhakkak
  487. 53-Necm 43
    ve ennehu : ve muhakkak ki
  488. 53-Necm 44
    ve ennehu : ve muhakkak ki
  489. 53-Necm 45
    ve enne-hu : ve muhakkak ki o
  490. 53-Necm 47
    ve enne : ve muhakkak
  491. 53-Necm 48
    ve enne-hu : ve muhakkak ki o
  492. 53-Necm 49
    ve enne-hu : ve muhakkak ki o
  493. 53-Necm 50
    ve enne-hu : ve muhakkak ki o
  494. 54-Kamer 7
    keenne-hum : sanki onlar gibi
  495. 54-Kamer 20
    keenne-hum : sanki onlar gibi
  496. 54-Kamer 28
    enne : olduğunu
  497. 55-Rahmân 43
    cehennemu : cehennem
  498. 55-Rahmân 46
    cennetâni : iki cennet
  499. 55-Rahmân 54
    el cenneteyni : iki cennet
  500. 55-Rahmân 58
    keenne : gibi
  501. 55-Rahmân 62
    cennetâni : iki cennet
  502. 56-Vâkıa 82
    enne-kum : sizin ..... olması
  503. 56-Vâkıa 89
    ve cennetu naîmin : ve naim cenneti
  504. 57-Hadid 17
    enne : olduğunu
  505. 57-Hadid 20
    ennemâ : sadece
  506. 57-Hadid 21
    ve cennetin : ve cennet
  507. 57-Hadid 29
    ve enne : ve olduğunu
  508. 58-Mücâdele 7
    enne allâhe : Allah'ın ..... olduğunu
  509. 58-Mücâdele 8
    cehennemu : cehennem
  510. 58-Mücâdele 18
    enne-hum : kendilerinin ..... olduğunu
  511. 58-Mücâdele 21
    aglibenne : ben gâlip geleceğim
  512. 59-Haşr 2
    enne-hum : onların ..... olduğu
  513. 59-Haşr 4
    bi enne-hum : onların ..... olması sebebiyle
  514. 59-Haşr 11
    le nahrucenne : mutlaka biz çıkarız
  515. 59-Haşr 11
    nensure-enne-kum : mutlaka biz size yardım ederiz
  516. 59-Haşr 12
    le yuvellu-enne : mutlaka dönerler (savaştan dönüp kaçarlar)
  517. 59-Haşr 13
    bi enne-hum : onların ..... olmaları sebebiyle
  518. 59-Haşr 14
    bi enne-hum : onların ..... olmaları sebebiyle
  519. 59-Haşr 17
    enne-humâ : onların ikisinin olduğu, olması
  520. 59-Haşr 20
    el cenneti : cennet
  521. 59-Haşr 20
    el cenneti : cennet
  522. 6-En'âm 12
    le yecmea- enne-kum : sizi mutlaka toplayacak
  523. 6-En'âm 14
    ve lâ tekûne enne : ve olmamak
  524. 6-En'âm 19
    enne mea : beraber olduğuna
  525. 6-En'âm 35
    fe lâ tekûnenne : artık sakın olma
  526. 6-En'âm 53
    menne allâhu : Allah ni'metlendirdi, ni'met verdi
  527. 6-En'âm 54
    enne-hu : muhakkak ki O, öyle ki
  528. 6-En'âm 54
    fe enne-hu : o taktirde, muhakkak ki o
  529. 6-En'âm 58
    enne : gerçekten, mutlaka
  530. 6-En'âm 63
    le nekûne enne : biz mutlaka oluruz
  531. 6-En'âm 68
    yunsiyenne-ke : sana unutturur
  532. 6-En'âm 76
    cenne : örttü, bürüdü
  533. 6-En'âm 77
    le ekûne enne : ben mutlaka olurum
  534. 6-En'âm 81
    enne-kum eşrektum : siz şirk koştunuz
  535. 6-En'âm 94
    enne-hum : onların olduğunu
  536. 6-En'âm 109
    enne-hâ : onun ..... olduğunu
  537. 6-En'âm 111
    enne-nâ : gerçekten biz
  538. 6-En'âm 114
    enne-hu : onun ..... olduğunu
  539. 6-En'âm 114
    lâ tekûnenne : sen sakın olma
  540. 6-En'âm 125
    ke ennemâ : sanki, gibi
  541. 6-En'âm 130
    enne-hum : onların ... olduklarına, kendilerinin ...olduğuna
  542. 6-En'âm 150
    ennallâhe (enne allâhe) : Allah'ın ..... yaptığına
  543. 6-En'âm 153
    ve enne : ve muhakkak ki
  544. 60-Mümtehine 4
    le estagfirenne : mutlaka istiğfar edeceğim, mağfiret dileyeceğim
  545. 61-Saf 4
    keenne-hum : onlar sanki ..... gibi
  546. 62-Cum'a 6
    enne-kum : sizin olduğunuzu
  547. 62-Cum'a 6
    temennevû : temenni edin
  548. 62-Cum'a 7
    ve lâ yetemennevne-hû : ve onu temenni edemezler
  549. 63-Münâfikûn 3
    bi enne-hum : onların ..... olmaları sebebiyle
  550. 63-Münâfikûn 4
    keenne-hum : sanki onlar gibi
  551. 63-Münâfikûn 4
    musennedetun : bir tarafa dayalı, yaslanmış
  552. 63-Münâfikûn 8
    yuhricenne : mutlaka çıkarır
  553. 64-Teğabün 6
    enne-hu : onların ..... olmaları
  554. 65-Talâk 12
    enne : olduğu
  555. 65-Talâk 12
    ve enne : ve olduğu
  556. 66-Tahrim 9
    cehennemu : cehennem
  557. 66-Tahrim 11
    fî el cenneti : cennette
  558. 67-Mülk 6
    cehenneme : cehennem
  559. 68-Kalem 17
    el cenneti : bahçe, bostan
  560. 68-Kalem 17
    yasrimu-enne-hâ : onu mutlaka devşirecekler, mahsulü toplayacaklar
  561. 68-Kalem 24
    lâ yedhule-enne-hâ : sakın oraya girmesin
  562. 69-Hâkka 7
    enne-hum : onların olduğunu
  563. 69-Hâkka 22
    cennetin : cennette
  564. 69-Hâkka 49
    enne : olduğunu
  565. 7-A'râf 6
    le nes'ele enne : mutlaka soracağız
  566. 7-A'râf 6
    le nes'ele enne : mutlaka soracağız
  567. 7-A'râf 7
    nekussa-enne : mutlaka anlatacağız
  568. 7-A'râf 16
    le ak'udenne : mutlaka oturacağım
  569. 7-A'râf 17
    le âtiyenne-hum : mutlaka onlara geleceğim
  570. 7-A'râf 18
    le emle enne : mutlaka, elbette dolduracağım
  571. 7-A'râf 19
    el cennete : cennet
  572. 7-A'râf 22
    el cenneti : cennet
  573. 7-A'râf 23
    le nekûne enne : mutlaka biz oluruz
  574. 7-A'râf 27
    lâ yeftine-enne-kum : sizi sakın fitneye düşürmesin, şaşırtmasın
  575. 7-A'râf 27
    min el cenneti : cennetten
  576. 7-A'râf 30
    enne-hum : onların olduğunu, kendilerinin olduğunu
  577. 7-A'râf 35
    ye'tiyenne-kum : size gelir
  578. 7-A'râf 37
    enne-hum : kendilerinin ... olduğuna
  579. 7-A'râf 40
    ve lâ yedhulûne el cennete : ve cennete giremezler
  580. 7-A'râf 41
    min cehenneme : cehennemden
  581. 7-A'râf 42
    ashâbu el cenneti : cennet ehli, halkı
  582. 7-A'râf 43
    el cennetu : cennet
  583. 7-A'râf 44
    ashâbu el cenneti : cennet ehli, halkı
  584. 7-A'râf 46
    ashâbe el cenneti : cennet halkına, ehline
  585. 7-A'râf 49
    udhulû el cennete : cennete girin
  586. 7-A'râf 50
    ashâbe el cenneti : cennet halkı, cennet ehli
  587. 7-A'râf 75
    enne : muhakkak ki, ... olduğunu
  588. 7-A'râf 88
    le nuhrice-enne-ke : seni mutlaka çıkaracağız
  589. 7-A'râf 88
    le te'ûdu-enne : mutlaka dönersiniz
  590. 7-A'râf 96
    (lev) enne : olsalar
  591. 7-A'râf 124
    le usallibu-enne-kum : mutlaka sizi asacağım
  592. 7-A'râf 134
    le nu'minu-enne : mutlaka inanacağız
  593. 7-A'râf 134
    ve le nursilu-enne : ve mutlaka göndereceğiz
  594. 7-A'râf 136
    bi-enne-hum : onların ... olmaları sebebiyle
  595. 7-A'râf 146
    bi enne-hum : onların, ..... olması sebebiyle
  596. 7-A'râf 148
    enne-hu : onun, ... olduğunu
  597. 7-A'râf 149
    enne-hum : (kendilerinin), ... olduğunu
  598. 7-A'râf 149
    le nekûnenne (le nekûne enne) : muhakkak biz oluruz
  599. 7-A'râf 160
    aleyhim el menne : onlara kudret helvası
  600. 7-A'râf 167
    le yeb'asenne : mutlaka gönderecek
  601. 7-A'râf 171
    keenne-hu : sanki o, o ... gibi
  602. 7-A'râf 171
    enne-hu : onun, ..... olduğunu
  603. 7-A'râf 179
    li cehenneme : cehennemi
  604. 7-A'râf 187
    keenne-ke : sanki sen
  605. 7-A'râf 189
    le nekûnenne : mutlaka oluruz
  606. 70-Meâric 38
    cennete : cennet
  607. 70-Meâric 43
    ke enne-hum : sanki onlar ..... gibi
  608. 71-Nuh 23
    lâ tezerunne(tezeru-enne) : sakın bırakmayın, terketmeyin
  609. 71-Nuh 23
    ve lâ tezerunne(tezeru-enne) : ve sakın bırakmayın, terketmeyin
  610. 72-Cin 1
    enne-hu : onun olduğu
  611. 72-Cin 3
    ve enne-hu : ve onun ..... olduğu
  612. 72-Cin 4
    ve enne-hu : ve onun ..... olduğu
  613. 72-Cin 6
    ve enne-hu kâne : ve onun ..... olduğu oluyordu, oluyordu
  614. 72-Cin 7
    ve enne-hum : ve onlar ..... olduğunu
  615. 72-Cin 15
    li cehenneme : cehenneme
  616. 72-Cin 18
    ve enne : ve muhakkak ki
  617. 72-Cin 19
    ve enne-hu : ve muhakkak ki o
  618. 72-Cin 23
    cehenneme : cehennem
  619. 73-Müzzemmil 20
    enne-ke : senin olduğunu
  620. 74-Müddessir 50
    keenne-hum : sanki onlar ..... gibi
  621. 75-Kıyamet 28
    enne-hu : onun (kendisinin) ..... olacağını
  622. 76-İnsan 12
    cenneten : cennet
  623. 77-Mürselât 33
    keenne-hu : sanki o ... gibi
  624. 78-Nebe 21
    cehenneme : cehennem
  625. 79-Nâziât 41
    el cennete : cennet
  626. 79-Nâziât 46
    keenne-hum : sanki onlar ..... gibi
  627. 8-Enfâl 6
    ke ennemâ : sanki, tıpkı, gibi
  628. 8-Enfâl 7
    enne-hâ : onun olduğu, olması
  629. 8-Enfâl 7
    enne : olduğunu, olmasını
  630. 8-Enfâl 13
    bi enne-hum : onların olmaları sebebiyle
  631. 8-Enfâl 14
    ve enne : ve muhakkak ki
  632. 8-Enfâl 16
    cehennemu : cehennem
  633. 8-Enfâl 18
    ve enne allâhe : ve muhakkak ki Allah
  634. 8-Enfâl 19
    ve enne allâhe : ve muhakkak ki Allah
  635. 8-Enfâl 24
    enne allâhe : Allah'ın ... olduğunu
  636. 8-Enfâl 24
    ve enne-hu : ve muhakkak ki o
  637. 8-Enfâl 25
    lâ tusîbenne : isabet etmez
  638. 8-Enfâl 25
    enne allâhe : Allah'ın, ... olduğunu
  639. 8-Enfâl 28
    ennemâ : ancak, sadece
  640. 8-Enfâl 28
    ve enne allâhe : ve muhakkak ki Allah
  641. 8-Enfâl 36
    ilâ cehenneme : cehenneme
  642. 8-Enfâl 37
    cehenneme : cehennemde
  643. 8-Enfâl 40
    enne allâhe : muhakkak Allah
  644. 8-Enfâl 41
    ennemâ : ... olduğunu
  645. 8-Enfâl 41
    enne : ... olduğunu
  646. 8-Enfâl 51
    ve enne allâhe : ve muhakkak ki Allah
  647. 8-Enfâl 53
    bi enne : sebebiyle, ...dan dolayı
  648. 8-Enfâl 53
    ve enne allâhe : ve muhakkak ki Allah
  649. 8-Enfâl 57
    teskafenne-hum : onları yakalarsın
  650. 8-Enfâl 58
    tehâfenne : mutlaka, kesinlikle korkarsın
  651. 8-Enfâl 59
    ve lâ yahsebenne : ve sakın sanmasınlar, zannetmesinler
  652. 8-Enfâl 65
    bi enne-hum : onların, ... olmalarından dolayı
  653. 8-Enfâl 66
    enne : ... olduğunu
  654. 81-Tekvir 13
    el cennetu : cennet
  655. 83-Mutaffifin 4
    enne-hum : onlar ..... olacaklarını
  656. 85-Bürûc 10
    cehenneme : cehennem
  657. 87-A'lâ 11
    ve yetecennebu-hâ : ve ondan içtinap eder, kaçınır
  658. 88-Ğâşiye 10
    cennetin : cennet
  659. 88-Ğâşiye 10
    cennetin âliyetin : âli cennet, yüce cennet
  660. 89-Fecr 23
    bi cehenneme : cehenneme
  661. 89-Fecr 30
    cennetî : cennetime
  662. 9-Tevbe 2
    enne-kum : siz, ... olduğunuzu
  663. 9-Tevbe 2
    ve enne allâhe : ve Allah'ın ... olduğunu
  664. 9-Tevbe 3
    enne allâhe : muhakkak ki Allah
  665. 9-Tevbe 3
    enne-kum : sizin, ..... olduğunuzu
  666. 9-Tevbe 6
    bi enne-hum : onların, ..... olması sebebiyle, dolayısıyla
  667. 9-Tevbe 35
    fî nâri cehenneme : cehennem ateşi içinde
  668. 9-Tevbe 36
    enne allâhe : muhakkak ki Allah
  669. 9-Tevbe 49
    cehenneme : cehennem
  670. 9-Tevbe 54
    enne-hum : onların olmaları sebebiyle, çünkü onlar
  671. 9-Tevbe 59
    enne-hum : gerçekten onlar
  672. 9-Tevbe 63
    enne-hu : onun ... olduğunu
  673. 9-Tevbe 63
    enne : mutlaka ... olduğunu
  674. 9-Tevbe 63
    nâre cehenneme : cehennem ateşi
  675. 9-Tevbe 66
    bi enne-hum : onların ... olmaları sebebiyle, olmalarından dolayı
  676. 9-Tevbe 68
    nâre cehenneme : cehennem ateşi
  677. 9-Tevbe 73
    cehennemu : cehennem
  678. 9-Tevbe 75
    le nessaddeka enne : elbette, mutlaka sadaka veririz
  679. 9-Tevbe 75
    ve le nekûne enne : ve elbette mutlaka oluruz
  680. 9-Tevbe 78
    enne allâhe : Allah'ın ... olduğunu
  681. 9-Tevbe 78
    ve enne allâhe : ve muhakkak ki Allah
  682. 9-Tevbe 80
    bi enne-hum : onların ... olması sebebiyle
  683. 9-Tevbe 81
    nâru cehenneme : cehennem ateşi
  684. 9-Tevbe 95
    cehennemu : cehennem
  685. 9-Tevbe 104
    enne allâhe : Allah’ın ... olduğunu, (muhakkak ki Allah)
  686. 9-Tevbe 104
    ve enne allâhe : ve muhakkak ki Allah, (Allah’ın ... olduğunu)
  687. 9-Tevbe 109
    fî nâri cehenneme : cehennem ateşinin içine
  688. 9-Tevbe 111
    bi enne : ...’den dolayı, ... verilecek karşılık
  689. 9-Tevbe 111
    el cennete : cennet
  690. 9-Tevbe 113
    enne-hum : muhakkak onlar, çünkü onlar, onların, ... olduğu
  691. 9-Tevbe 114
    enne-hu : onun, ... olduğu
  692. 9-Tevbe 120
    bi enne-hum : onların olması sebebiyle, çünkü onlara
  693. 9-Tevbe 123
    enne allâhe : muhakkak ki Allah (Allah’ın ... olduğunu)
  694. 9-Tevbe 126
    enne-hum : onların, ... olduğunu, olduklarını
  695. 9-Tevbe 127
    bi enne-hum : onların ... olmaları sebebiyle
  696. 92-Leyl 17
    ve se-yucennebu-hâ : ve ondan uzaklaştırılacak
  697. 96-Alak 14
    bi enne : olduğunu
  698. 98-Beyyine 6
    cehenneme : cehennem
  699. 99-Zilzâl 5
    bi enne : olması ile