Eski Masaüstü Görünüm

Kur'an İçerisinde Arama


Sayfayı Yenile Arapça Metin Arama (Harekeli)

Aranan Kelime : men
Aranan Yer : Arapça Kelime Meali (Latin Harfleriyle)
Bulunan Sonuç : 1670
  1. 10-Yunus 2
    ellezîne âmenû : âmenû olan (ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyen) kimseler
  2. 10-Yunus 4
    ellezîne âmenû : âmenû olan (ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyen) kimseler
  3. 10-Yunus 5
    menâzile : menziller, yörüngeler
  4. 10-Yunus 9
    ellezîne âmenû : âmenû olan (Allah'a ölmeden önce ulaşmayı dileyen) kimseler
  5. 10-Yunus 12
    ev kâimen : veya ayakta iken
  6. 10-Yunus 17
    fe men : artık, kim
  7. 10-Yunus 17
    mimmen ifterâ : iftira edenden
  8. 10-Yunus 25
    men yeşâu : dilediği kişi
  9. 10-Yunus 27
    muzlimen : bir karanlık
  10. 10-Yunus 31
    men : kim
  11. 10-Yunus 31
    emmen (em men) : veya kim
  12. 10-Yunus 31
    ve men : ve kim
  13. 10-Yunus 31
    ve men : ve kim
  14. 10-Yunus 34
    men : kim
  15. 10-Yunus 35
    men yehdî : hidayete erdiren kimse (ulaştıran kimse)
  16. 10-Yunus 35
    e fe men : öyleyse ..... kimse mi
  17. 10-Yunus 35
    em men : yoksa kim, kimse, kişi
  18. 10-Yunus 38
    men isteta'tum : gücünüzün yettiği kimse(leri)
  19. 10-Yunus 40
    men yu'minu : îmân eden, mü'min olan kimseler
  20. 10-Yunus 40
    men : kimseler
  21. 10-Yunus 42
    men : kimseler (var)
  22. 10-Yunus 43
    men yanzuru : bakan kimseler
  23. 10-Yunus 51
    âmentum : âmenû oldunuz
  24. 10-Yunus 59
    harâmen : haram
  25. 10-Yunus 63
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  26. 10-Yunus 66
    men : kimse, kim
  27. 10-Yunus 66
    ve men : ve kimse, kim
  28. 10-Yunus 73
    ve men : ve kim, kimse(ler)
  29. 10-Yunus 75
    kavmen : bir kavim
  30. 10-Yunus 83
    mâ âmene : âmenû olmadı (îmân etmedi, inanmadı)
  31. 10-Yunus 84
    âmentum : îmân ettiniz, âmenû oldunuz (olan lar) (ölmeden önce Allah'a ulaş mayı dilediniz)
  32. 10-Yunus 90
    âmentu : îmân ettim
  33. 10-Yunus 90
    ellezî âmenet : ki ona îmân etti (inandı)
  34. 10-Yunus 92
    li men : o kimseler için
  35. 10-Yunus 92
    halfe-ke \n(li men halfe-ke) : senden sonra, senin arkanda \n: (senden sonraki nesl'e)
  36. 10-Yunus 98
    âmenet : îmân etti, âmenû oldu
  37. 10-Yunus 98
    âmenû : âmenû oldular
  38. 10-Yunus 99
    le âmene : elbette îmân ederdi
  39. 10-Yunus 99
    men : o kimseler
  40. 10-Yunus 103
    ellezine âmenû : âmenû olanları (ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyenler)
  41. 10-Yunus 107
    men yeşâu : kimi dilerse, dilediği kimse
  42. 10-Yunus 108
    fe men ihtedâ : kim hidayete erdiyse
  43. 10-Yunus 108
    ve men dalle : ve kim dalâlette olduysa
  44. 101-Kâria 5
    el menfuşi : etrafa saçılmış
  45. 101-Kâria 6
    men : kim
  46. 101-Kâria 8
    men : kim
  47. 103-Asr 3
    âmenû : âmenû oldular
  48. 106-Kureyş 4
    ve âmene-hum : ve onları emin kıldı
  49. 11-Hûd 3
    musemmen : belirlenmiş
  50. 11-Hûd 13
    men isteta'tum : gücünüzün yettiği kimseyi (kimseleri)
  51. 11-Hûd 15
    men : kim
  52. 11-Hûd 17
    e fe men : artık (o) kimse mi
  53. 11-Hûd 17
    imâmen : bir imam, bir rehber (önder) olarak
  54. 11-Hûd 17
    ve men : ve kimse
  55. 11-Hûd 18
    ve men : ve kim
  56. 11-Hûd 18
    mimmen (min men) ifterâ : iftira edenden
  57. 11-Hûd 23
    âmenû : ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dilediler
  58. 11-Hûd 29
    ellezîne âmenû : Allah'a ulaşmayı dileyen (âmenû olan) kimseler
  59. 11-Hûd 29
    kavmen : bir kavim
  60. 11-Hûd 30
    men : kim
  61. 11-Hûd 36
    men : kimse
  62. 11-Hûd 36
    âmene : îmân etti, âmenû oldu
  63. 11-Hûd 39
    men : kimse(leri)
  64. 11-Hûd 40
    men : kimse
  65. 11-Hûd 40
    ve men : ve kimse
  66. 11-Hûd 40
    âmene : âmenû oldu (ölmeden evvel Allah'a ulaşmayı, mülâki olmayı diledi)
  67. 11-Hûd 40
    ve mâ âmene : ve âmenû olmadı
  68. 11-Hûd 43
    men rahime : rahmet ettiği kimse(ler)
  69. 11-Hûd 48
    mimmen (min men) : olan kimselerden
  70. 11-Hûd 57
    kavmen : bir kavim
  71. 11-Hûd 58
    âmenû : âmenû oldular (yaşarken Allah'a ulaşmayı dilediler)
  72. 11-Hûd 63
    fe men : o zaman kim
  73. 11-Hûd 66
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyenler
  74. 11-Hûd 69
    selâmen : selâm
  75. 11-Hûd 82
    mendûdin : dizilip hazırlanmış, istif edilmiş (veya ardarda gelen)
  76. 11-Hûd 89
    yecrimenne-kum : sakın olmasın, size isabet etmesin
  77. 11-Hûd 93
    men : kim, kime
  78. 11-Hûd 93
    ve men : ve kim
  79. 11-Hûd 94
    ve ellezîne âmenû : ve âmenû olan kimseler
  80. 11-Hûd 103
    li men hâfe : korkan kimse için
  81. 11-Hûd 109
    gayre menkûsin : eksiltmeksizin (tenkis etmeksizin)
  82. 11-Hûd 112
    ve men : ve o kimseler
  83. 11-Hûd 116
    mimmen (min men) enceynâ : kurtardıklarımızdan
  84. 11-Hûd 119
    men rahime : rahmet ettiği kimseler
  85. 12-Yusuf 9
    kavmen : bir kavim, toplum, topluluk
  86. 12-Yusuf 11
    lâ te'men-nâ alâ : bize emniyet etmiyorsun, bize güvenmiyorsun (bizden emin değilsin)
  87. 12-Yusuf 20
    bi semenin : bir fiyat ile
  88. 12-Yusuf 22
    hukmen : hüküm (hakimiyet, hüküm sahibi olma yetkisi, hikmet)
  89. 12-Yusuf 22
    ve ilmen : ve ilim
  90. 12-Yusuf 25
    men erâde : isteyen kimse
  91. 12-Yusuf 56
    men neşâu : dilediğimiz kimseye
  92. 12-Yusuf 57
    âmenû : âmenû olan, (yaşarken) Allah'a ulaşmayı dileyen kimseler
  93. 12-Yusuf 64
    hel âmenu-kum : size güvenir miyim, size inanır mıyım, sizden emin olur muyum
  94. 12-Yusuf 72
    ve li men câe bi-hi : ve kim onu getirirse
  95. 12-Yusuf 75
    men vucide : kimde bulunursa
  96. 12-Yusuf 76
    men neşâu : dilediğimiz kimseye
  97. 12-Yusuf 79
    men vecednâ : bulduğumuz kimse
  98. 12-Yusuf 90
    menne allâhu : Allah ni'metlendirdi (ni'met verdi)
  99. 12-Yusuf 90
    men yettekı : kim takva sahibi olursa
  100. 12-Yusuf 101
    muslimen : müslüman olarak (teslim olan)
  101. 12-Yusuf 108
    ve men ittebea-nî : ve bana tâbî olan kimseler
  102. 12-Yusuf 110
    men : kimse(ler)
  103. 13-Ra'd 2
    musemmen : belirlenmiş (isimlendirilmiş)
  104. 13-Ra'd 10
    men eserre : gizleyen kimse
  105. 13-Ra'd 10
    ve men cehere : ve alenen, açıkça (cehren) söyleyen kimse
  106. 13-Ra'd 10
    ve men : ve kimse, kim
  107. 13-Ra'd 13
    men yeşâu : dilediği kimse
  108. 13-Ra'd 15
    men fî es semâvâti : semalarda olanlar
  109. 13-Ra'd 16
    men : kim
  110. 13-Ra'd 19
    fe men : artık kim
  111. 13-Ra'd 19
    men huve : o kimse
  112. 13-Ra'd 23
    ve men : ve kim
  113. 13-Ra'd 26
    li men yeşâu : dilediği kimseye
  114. 13-Ra'd 27
    men yeşâu : dilediği kimseyi
  115. 13-Ra'd 27
    men enâbe : dönen, yönelen kimse
  116. 13-Ra'd 28
    ellezîne âmenû : Allah'a ulaşmayı dileyen, âmenû olan kimseler
  117. 13-Ra'd 29
    ellezîne âmenû : âmenû olan kimseler
  118. 13-Ra'd 31
    ellezîne âmenû : âmenû olan kimseler
  119. 13-Ra'd 33
    e fe men : artık kim, ...mi
  120. 13-Ra'd 33
    ve men yudlili allâhu : ve Allah kimi saptırırsa
  121. 13-Ra'd 36
    men yunkiru : inkâr eden kimseler
  122. 13-Ra'd 37
    hukmen : bir hüküm olarak
  123. 13-Ra'd 42
    li men : kimin
  124. 13-Ra'd 43
    ve men : ve kim, kimse
  125. 14-İbrahim 4
    men yeşâu : dilediği kimseyi
  126. 14-İbrahim 4
    men yeşâu : dilediği kimseyi
  127. 14-İbrahim 8
    ve men : ve kimse
  128. 14-İbrahim 10
    musemmen : belirli
  129. 14-İbrahim 11
    men yeşâu : dilediği kimse
  130. 14-İbrahim 14
    li men : kimse için
  131. 14-İbrahim 23
    âmenû : ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyenler, âmenû olanlar
  132. 14-İbrahim 27
    ellezîne âmenû : ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyen kimseler, âmenû olanlar
  133. 14-İbrahim 31
    ellezîne âmenû : Allah'a ulaşmayı dileyenler, âmenû olanlar
  134. 14-İbrahim 36
    fe men : artık kim
  135. 14-İbrahim 36
    ve men : ve kim
  136. 15-Hicr 18
    men : kim
  137. 15-Hicr 20
    ve men : ve kimse, kimseler
  138. 15-Hicr 42
    men ittebea-ke : sana uyan, sana tâbî olan kimse
  139. 15-Hicr 52
    selâmen : selâm (olsun)
  140. 15-Hicr 56
    ve men : ve kim
  141. 16-Nahl 2
    men yeşâu : dilediği kimse(ler)
  142. 16-Nahl 5
    ve menâfiu : ve menfaatler, faydalar
  143. 16-Nahl 14
    lahmen : et
  144. 16-Nahl 17
    men : kimse
  145. 16-Nahl 17
    men : kimse
  146. 16-Nahl 36
    men : kim, kimi
  147. 16-Nahl 36
    men : kim, kimi
  148. 16-Nahl 37
    men : kimse
  149. 16-Nahl 38
    men yemûtu : ölen kimseyi
  150. 16-Nahl 61
    musemmen : belirlenmiş (isimlendirilmiş)
  151. 16-Nahl 70
    men yureddu : geri döndürülen kimse (kim geri döndürülürse)
  152. 16-Nahl 75
    ve men : ve kimse, kim
  153. 16-Nahl 76
    ve men : ve kimse, kişi
  154. 16-Nahl 93
    men yeşâu : dilediği kimseyi
  155. 16-Nahl 93
    men yeşâu : dilediği kimseyi
  156. 16-Nahl 95
    semenen : bir bedel, değer
  157. 16-Nahl 97
    men : kim
  158. 16-Nahl 99
    âmenû : âmenû olanlar (âmenû oldular)
  159. 16-Nahl 102
    âmenû : Allah'a ulaşmayı dileyenler, âmenû olanlar
  160. 16-Nahl 106
    men kefere : kim inkâr ederse
  161. 16-Nahl 106
    men ukrihe : kim zorlanırsa, mecbur edilirse
  162. 16-Nahl 106
    men şereha : kim açarsa, şerhederse
  163. 16-Nahl 115
    fe men idturra : artık kim mecbur kalırsa, darda kalırsa
  164. 16-Nahl 125
    bi men : kimseyi, kişiyi
  165. 17-İsrâ 3
    men hamelnâ : taşıdığımız kimse
  166. 17-İsrâ 10
    elîmen : elîm, acı
  167. 17-İsrâ 13
    menşûren : neşredilmiş olarak
  168. 17-İsrâ 15
    men ihtedâ : kim hidayete erdiyse (ererse)
  169. 17-İsrâ 15
    ve men dalle : ve kim dalâlette ise
  170. 17-İsrâ 18
    men : kim
  171. 17-İsrâ 18
    li men nurîdu : istediğimiz kimseye
  172. 17-İsrâ 18
    mezmûmen : ayıplanmış, kınanmış, zemmedilmiş
  173. 17-İsrâ 19
    ve men : ve kim
  174. 17-İsrâ 22
    mezmûmen : kınanmış, zemmedilmiş olarak
  175. 17-İsrâ 23
    kerîmen : güzel, hoş, kerim
  176. 17-İsrâ 29
    melûmen : kınanmış
  177. 17-İsrâ 30
    li men yeşâu : dilediği kimse için, dilediğine
  178. 17-İsrâ 33
    ve men : ve kim
  179. 17-İsrâ 33
    mazlûmen : mazlum, zulmedilen (haksızlığa uğrayan)
  180. 17-İsrâ 33
    mensûren : yardım gören
  181. 17-İsrâ 39
    melûmen : kınanmış olarak
  182. 17-İsrâ 40
    azîmen : (çok) büyük
  183. 17-İsrâ 44
    ve men fîhinne : ve içindekiler, onlarda bulunan kimseler
  184. 17-İsrâ 44
    halîmen : halim
  185. 17-İsrâ 49
    izâmen : kemik
  186. 17-İsrâ 51
    men : kim
  187. 17-İsrâ 55
    bi men : kimseyi
  188. 17-İsrâ 59
    ve mâ menea-nâ : ve bizi engellemedi, bize mani olmadı
  189. 17-İsrâ 61
    li men halakte : halkettiğin, yarattığın kimseye
  190. 17-İsrâ 63
    fe men : artık kim
  191. 17-İsrâ 64
    men isteta'te : kime güç yetirirsen
  192. 17-İsrâ 66
    rahîmen : merhametli, rahmet eden, rahmet nuru gönderen
  193. 17-İsrâ 67
    men ted'ûne : çağırdığınız, davet ettiğiniz, dua ettikleriniz
  194. 17-İsrâ 70
    mimmen(min men) halaknâ : yarattıklarımızdan
  195. 17-İsrâ 71
    men : kim, kimse
  196. 17-İsrâ 72
    ve men : ve kim
  197. 17-İsrâ 77
    men : kimse, kim
  198. 17-İsrâ 79
    makâmen : makam
  199. 17-İsrâ 84
    bi men : kim, kimin
  200. 17-İsrâ 94
    menea : men etti, engelledi
  201. 17-İsrâ 97
    ve men : ve kim, kimi
  202. 17-İsrâ 97
    ve men : ve kim, kimi
  203. 17-İsrâ 97
    ve bukmen : ve dilsiz olarak
  204. 17-İsrâ 97
    ve summen : ve sağır olarak
  205. 17-İsrâ 98
    izâmen : kemik
  206. 17-İsrâ 103
    ve men mea-hu : ve beraberindekiler
  207. 18-Kehf 2
    kayyimen : kayyum olarak, kıyâmete kadar devam ederek
  208. 18-Kehf 13
    âmenû : âmenû oldular, inandılar
  209. 18-Kehf 15
    fe men : o zaman kim
  210. 18-Kehf 15
    mimmenifterâ : iftira eden kimseden
  211. 18-Kehf 17
    men : kim
  212. 18-Kehf 17
    ve men : ve kim, kimi
  213. 18-Kehf 19
    yevmen : bir gün
  214. 18-Kehf 19
    taâmen : yiyecek
  215. 18-Kehf 22
    recmen : taşlayarak
  216. 18-Kehf 28
    men : kimse
  217. 18-Kehf 29
    fe men şâe : bundan sonra dileyen kimse
  218. 18-Kehf 29
    ve men şâe : ve dileyen kimse
  219. 18-Kehf 30
    âmenû : âmenû oldular, ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dilediler
  220. 18-Kehf 30
    men : kimse
  221. 18-Kehf 45
    heşîmen : kuruyup, ufalanır
  222. 18-Kehf 55
    ve mâ menea : ve men eden şey
  223. 18-Kehf 57
    ve men azlemu : ve daha zalim kimdir
  224. 18-Kehf 57
    mimmen (min men) : o kimseden
  225. 18-Kehf 65
    ilmen : bir ilim
  226. 18-Kehf 74
    gulâmen : (erkek) çocuk
  227. 18-Kehf 81
    ruhmen : merhamet (açısından)
  228. 18-Kehf 86
    kavmen : bir kavim, topluluk
  229. 18-Kehf 87
    men zaleme : kim zulmederse
  230. 18-Kehf 88
    men âmene : kim âmenû olursa (kim ölmeden evvel Allah'a ulaşmayı dilerse)
  231. 18-Kehf 93
    kavmen : bir kavim
  232. 18-Kehf 95
    redmen : çok sağlam engel
  233. 18-Kehf 107
    âmenû : Allah'a ulaşmayı dileyenler
  234. 18-Kehf 110
    fe men : artık kim
  235. 19-Meryem 19
    gulâmen : bir erkek çocuk
  236. 19-Meryem 23
    mensiyyen : unutulan
  237. 19-Meryem 26
    savmen : oruç (konuşmama orucu)
  238. 19-Meryem 29
    men kâne : olan kimse
  239. 19-Meryem 40
    ve men aleyhâ : ve onun üzerinde olan kimseler (kişiler)
  240. 19-Meryem 46
    le ercumenne-ke : mutlaka seni taşlarım
  241. 19-Meryem 52
    el eymeni : sağ taraf
  242. 19-Meryem 58
    ve mimmen (min men) : ve kimselerden, kişilerden
  243. 19-Meryem 58
    ve mimmen : ve kimselerden, kişilerden
  244. 19-Meryem 60
    men tâbe : tövbe eden kimse
  245. 19-Meryem 60
    ve âmene : ve âmenû oldu
  246. 19-Meryem 62
    selâmen : selâm
  247. 19-Meryem 63
    men kâne : olan kimse
  248. 19-Meryem 71
    hatmen : hüküm, yapılmasına karar verme
  249. 19-Meryem 73
    li ellezîne âmenû : âmenû olanlara
  250. 19-Meryem 73
    makâmen : makam
  251. 19-Meryem 75
    men : kim
  252. 19-Meryem 75
    men : kim
  253. 19-Meryem 87
    illâ men : ancak kim, kişi, kimse
  254. 19-Meryem 93
    men : kim, kimse
  255. 19-Meryem 96
    âmenû : îmân edenler, âmenû olanlar
  256. 19-Meryem 97
    bi-hî kavmen : onunla bir kavmi
  257. 2-Bakara 8
    men : kimse, kişi
  258. 2-Bakara 8
    âmennâ : biz îmân ettik
  259. 2-Bakara 9
    âmenû : îmân ettiler
  260. 2-Bakara 13
    âmene : îmân etti, âmenû oldu
  261. 2-Bakara 13
    âmene : îmân etti, âmenû oldu
  262. 2-Bakara 14
    âmenû : îmân ettiler, âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  263. 2-Bakara 14
    âmennâ : biz inandık, îmân ettik, âmenû olduk
  264. 2-Bakara 25
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyenler, îmân edenler
  265. 2-Bakara 26
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyenler
  266. 2-Bakara 30
    men : kimse, kişi (birisi)
  267. 2-Bakara 38
    fe men : o zaman kim
  268. 2-Bakara 41
    semenen : bedel, ücret
  269. 2-Bakara 48
    yevmen : gün
  270. 2-Bakara 57
    el menne : kudret helvası
  271. 2-Bakara 62
    âmenû : âmenû oldular (Allah'a ulaşmayı dilediler)
  272. 2-Bakara 62
    men : kim, kimse(ler)
  273. 2-Bakara 62
    âmene : âmenû oldu (Allah'a ulaşmayı diledi), îmân etti, inandı
  274. 2-Bakara 76
    âmenû : âmenû oldular, îmân ettiler
  275. 2-Bakara 76
    âmennâ : biz âmenû olduk, îmân ettik
  276. 2-Bakara 79
    semenen : bedel, ücret
  277. 2-Bakara 80
    eyyâmen : günler
  278. 2-Bakara 81
    men : kimse
  279. 2-Bakara 82
    âmenû : âmenû oldular, îmân ettiler
  280. 2-Bakara 85
    men : kişi, kimse
  281. 2-Bakara 90
    alâ men yeşâu : dilediği kimseye
  282. 2-Bakara 94
    fe temennevû : o zaman temenni edin
  283. 2-Bakara 95
    yetemennev-hu : onu temenni etmezler
  284. 2-Bakara 97
    men : kim
  285. 2-Bakara 98
    men : kimse, kim
  286. 2-Bakara 102
    men işterâ-hu : onu satın alan kimseler
  287. 2-Bakara 103
    âmenû : âmenû oldular, îmân ettiler
  288. 2-Bakara 104
    âmenû : âmenû oldular, îmân ettiler
  289. 2-Bakara 105
    men yeşâu : dilediği kişi
  290. 2-Bakara 108
    ve men : ve kim
  291. 2-Bakara 111
    men : kimse, kişi
  292. 2-Bakara 112
    men : kimse, kişi
  293. 2-Bakara 114
    ve men : ve bir kimse, kişi
  294. 2-Bakara 114
    mimmen (min men) : ondan
  295. 2-Bakara 114
    menea : men etti, engelledi
  296. 2-Bakara 121
    ve men yekfur : ve kim inkâr eder
  297. 2-Bakara 123
    yevmen : gün
  298. 2-Bakara 124
    imâmen : imam, önder
  299. 2-Bakara 126
    men : kim
  300. 2-Bakara 126
    âmene : îmân etti
  301. 2-Bakara 126
    ve men : ve kimse, kim
  302. 2-Bakara 128
    menâsike-nâ : menasiklerimizi, yapacaklarımızı, uymamız gereken kurallarımızı
  303. 2-Bakara 130
    ve men : ve kim
  304. 2-Bakara 130
    men : kim
  305. 2-Bakara 136
    âmennâ : biz îmân ettik
  306. 2-Bakara 137
    âmenû : âmenû oldular, îmân ettiler
  307. 2-Bakara 137
    mâ âmentum : sizin îmân ettiğiniz şey
  308. 2-Bakara 138
    ve men : ve kim
  309. 2-Bakara 140
    ve men azlemu : ve kim daha zalim
  310. 2-Bakara 140
    mimmen (min men) : o kimseden
  311. 2-Bakara 142
    men : kimse, kişi
  312. 2-Bakara 143
    men : kim
  313. 2-Bakara 143
    mimmen (min men) : o kimse(ler)den, ondan (onlardan)
  314. 2-Bakara 153
    âmenû : âmenû olanlar, îmân edenler(Allah'a ulaşmayı dileyenler)
  315. 2-Bakara 154
    men : kişi, kimse
  316. 2-Bakara 158
    men : kim
  317. 2-Bakara 158
    ve men : ve kim
  318. 2-Bakara 165
    men : kim, kimse
  319. 2-Bakara 165
    âmenû : âmenû oldular (Allah'a ulaşmayı dilediler)
  320. 2-Bakara 172
    âmenû : âmenû oldular (Allah'a ulaşmayı dilediler, îmân ettiler
  321. 2-Bakara 173
    fe men : artık, fakat, ama kim
  322. 2-Bakara 174
    semenen : bedel, ücret, değer
  323. 2-Bakara 177
    men : kim
  324. 2-Bakara 177
    âmene : âmenû oldu (Allah'a ulaşmayı diledi) îmân etti
  325. 2-Bakara 178
    âmenû : âmenû oldular
  326. 2-Bakara 178
    fe men : fakat, o taktirde, artık, o zaman kim
  327. 2-Bakara 178
    fe men : fakat, o taktirde, artık, o zaman kim
  328. 2-Bakara 181
    fe men : o zaman, artık, o taktirde kim
  329. 2-Bakara 182
    men : kim ise
  330. 2-Bakara 182
    ismen : günah işleyerek, günaha girerek
  331. 2-Bakara 183
    âmenû : âmenû oldular
  332. 2-Bakara 184
    eyyâmen : günler
  333. 2-Bakara 184
    fe men : fakat kim
  334. 2-Bakara 184
    fe men : artık kim
  335. 2-Bakara 185
    men : kim
  336. 2-Bakara 185
    ve men : ve kim
  337. 2-Bakara 189
    menittekâ (men ittekâ) : kişi takva sahibi olur
  338. 2-Bakara 194
    fe men : o zaman, o halde kim ise
  339. 2-Bakara 196
    fe men : fakat kim
  340. 2-Bakara 196
    fe men : o taktirde, o zaman kim
  341. 2-Bakara 196
    men : kim, kimse, kişi
  342. 2-Bakara 196
    li men : kimse(ler) için
  343. 2-Bakara 197
    men : kim, kimse
  344. 2-Bakara 200
    menâsike-kum : hacca ait ibadetleriniz
  345. 2-Bakara 200
    men : kimse(ler), kim, kimi
  346. 2-Bakara 201
    men yekûlu : kim derse
  347. 2-Bakara 203
    men : kim
  348. 2-Bakara 203
    ve men : ve kim
  349. 2-Bakara 203
    men : kimse(ler)
  350. 2-Bakara 204
    men : kim, kimse(ler), kişi(ler)
  351. 2-Bakara 207
    men : kim, kişi, kimse(ler)
  352. 2-Bakara 208
    âmenû : âmenû oldular (Allah'a ulaşmayı dilediler, îmân ettiler
  353. 2-Bakara 211
    ve men : ve kim
  354. 2-Bakara 212
    âmenû : âmenû oldular (ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dilediler), îmân ettiler
  355. 2-Bakara 212
    men yeşâu : dilediği kimseyi
  356. 2-Bakara 213
    âmenû : Allah'a ulaşmayı dilediler, îmân ettiler
  357. 2-Bakara 213
    men yeşâu : dilediği kimseyi
  358. 2-Bakara 214
    âmenû : âmenû oldular, îmân ettiler
  359. 2-Bakara 217
    ve men : ve kim
  360. 2-Bakara 218
    âmenû : âmenû oldular (Allah'a ulaşmayı dilediler) îmân ettiler
  361. 2-Bakara 219
    ve menâfiu : ve menfaat, faydalar
  362. 2-Bakara 229
    ve men : ve kim
  363. 2-Bakara 231
    ve men : ve kim
  364. 2-Bakara 232
    men : kim, kimse
  365. 2-Bakara 233
    li men : kimse için
  366. 2-Bakara 245
    men : kim
  367. 2-Bakara 247
    men yeşâu : dilediği kimse
  368. 2-Bakara 249
    men : kim
  369. 2-Bakara 249
    ve men : ve kim
  370. 2-Bakara 249
    men igterafe : avuçlayan kimse
  371. 2-Bakara 249
    âmenû : âmenû oldular, îmân ettiler (Allah'a ulaşmayı dilediler)
  372. 2-Bakara 253
    men : kim, kimi
  373. 2-Bakara 253
    men âmene : kimi îmân etti, Allah'a ulaşmayı diledi
  374. 2-Bakara 253
    men kefere : kimi inkâr etti
  375. 2-Bakara 254
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  376. 2-Bakara 255
    men zâ : kim sahiptir (yetkiye sahiptir)
  377. 2-Bakara 256
    men : kim
  378. 2-Bakara 257
    âmenû : âmenû oldular (Allah'a ulaşmayı dilediler), îmân ettiler
  379. 2-Bakara 259
    yevmen : bir gün
  380. 2-Bakara 259
    lahmen : et
  381. 2-Bakara 261
    li men : kişi için, o kimseye
  382. 2-Bakara 262
    mennen : minnet etirerek
  383. 2-Bakara 264
    âmenû : âmenû oldular (Allah'a ulaşmayı dilediler), îmân ettiler
  384. 2-Bakara 264
    bi el menni : minnet ile (başa kakarak)
  385. 2-Bakara 267
    âmenû : âmenû oldular (Allah'a ulaşmayı dilediler), îmân ettiler
  386. 2-Bakara 269
    men : kişi, kimse
  387. 2-Bakara 269
    ve men yu'te : ve kime verilir(se)
  388. 2-Bakara 272
    men : kimse
  389. 2-Bakara 275
    men : kim
  390. 2-Bakara 275
    ve men : ve kim
  391. 2-Bakara 277
    âmenû : îmân ettiler, âmenû oldular
  392. 2-Bakara 278
    âmenû : îmân ettiler, âmenû oldular
  393. 2-Bakara 281
    yevmen : bir gün
  394. 2-Bakara 282
    âmenû : âmenû oldular (Allah'a ulaşmayı dilediler) îmân ettiler
  395. 2-Bakara 282
    musemmen : isimlendirilmiş, belirlenmiş
  396. 2-Bakara 282
    mimmen (min men) : o kimselerden, onlardan
  397. 2-Bakara 283
    ve men : ve kim
  398. 2-Bakara 284
    li-men : kimseyi
  399. 2-Bakara 284
    men : kim, kimse
  400. 2-Bakara 285
    âmene : îmân etti, inandı
  401. 2-Bakara 285
    âmene : îmân etti, inandı
  402. 20-Tâ-Hâ 3
    li men : kimseye
  403. 20-Tâ-Hâ 4
    mimmen (min men) : kimse tarafından
  404. 20-Tâ-Hâ 16
    men lâ yu'minu : inanmayan kimse
  405. 20-Tâ-Hâ 37
    menennâ : lütufta bulunduk (ni'met verdik)
  406. 20-Tâ-Hâ 40
    men yekfulu-hu : ona kefil olacak kimse
  407. 20-Tâ-Hâ 47
    alâ men ittebea : tâbî olanlara
  408. 20-Tâ-Hâ 48
    men kezzebe \n(kezzebe) : yalanlayan kimse, inkâr eden \n: (yalanladı)
  409. 20-Tâ-Hâ 49
    men : kim
  410. 20-Tâ-Hâ 61
    men ifterâ : iftira eden
  411. 20-Tâ-Hâ 64
    men ista'lâ : üstünlük sağlayan (alâ olan)
  412. 20-Tâ-Hâ 65
    men elkâ : atan kimse
  413. 20-Tâ-Hâ 70
    âmennâ : biz îmân ettik
  414. 20-Tâ-Hâ 71
    âmentum : inandınız mı, îmân mı ettiniz
  415. 20-Tâ-Hâ 73
    âmennâ : (biz) îmân ettik
  416. 20-Tâ-Hâ 74
    men ye'ti : kim gelirse
  417. 20-Tâ-Hâ 74
    mucrimen : suçlu olarak
  418. 20-Tâ-Hâ 75
    ve men : ve kim
  419. 20-Tâ-Hâ 76
    men tezekkâ : nefs tezkiyesi yapan kimse
  420. 20-Tâ-Hâ 80
    el eymene : sağ taraf
  421. 20-Tâ-Hâ 80
    el menne : kudret helvası
  422. 20-Tâ-Hâ 81
    ve men yahlil : ve kime inerse
  423. 20-Tâ-Hâ 82
    li men : kimse için
  424. 20-Tâ-Hâ 82
    ve âmene : ve âmenû oldu (ölmeden evvel Allah'a ulaşmayı diledi) ve kalbine îmân yazılıp mü'min oldu
  425. 20-Tâ-Hâ 92
    menea-ke : seni ne men etti, sana mani olan nedir
  426. 20-Tâ-Hâ 98
    ilmen : ilim olarak
  427. 20-Tâ-Hâ 100
    men : kim
  428. 20-Tâ-Hâ 104
    yevmen : bir gün
  429. 20-Tâ-Hâ 109
    men ezine : izin verdiği kimse
  430. 20-Tâ-Hâ 110
    ılmen : ilim olarak, ilimle
  431. 20-Tâ-Hâ 111
    men hamele : yüklenen kimse
  432. 20-Tâ-Hâ 111
    zulmen : zulüm
  433. 20-Tâ-Hâ 112
    ve men : ve kim
  434. 20-Tâ-Hâ 112
    zulmen : zulüm, haksızlık edilmek
  435. 20-Tâ-Hâ 112
    hadmen : haksızlık yapılması, hakedilenin azaltılması, eksiltilmesi hadım edilmesi
  436. 20-Tâ-Hâ 114
    ılmen : ilim
  437. 20-Tâ-Hâ 115
    azmen : azîmli
  438. 20-Tâ-Hâ 123
    men ittebea : kim tâbî olursa
  439. 20-Tâ-Hâ 124
    ve men : ve kim
  440. 20-Tâ-Hâ 127
    men esrefe : kim israf ederse, israf eden kimse
  441. 20-Tâ-Hâ 129
    lizâmen : elzem, lüzumlu
  442. 20-Tâ-Hâ 129
    musemmen : isimlendirilmiş, belirlenmiş
  443. 20-Tâ-Hâ 135
    men : kim, kimse
  444. 20-Tâ-Hâ 135
    ve men : ve kim
  445. 21-Enbiyâ 6
    mâ âmenet : îmân etmedi
  446. 21-Enbiyâ 9
    ve men : ve kimse, kişi
  447. 21-Enbiyâ 11
    kavmen : bir kavim
  448. 21-Enbiyâ 19
    men : kimseler, kişiler
  449. 21-Enbiyâ 19
    ve men : ve kimseler, kişiler
  450. 21-Enbiyâ 24
    men : kimselerin, kişilerin
  451. 21-Enbiyâ 24
    men : kimselerin, kişilerin
  452. 21-Enbiyâ 28
    li men irtedâ : rızaya ermiş kimse(ler)
  453. 21-Enbiyâ 29
    ve men : ve kim
  454. 21-Enbiyâ 42
    men : kim
  455. 21-Enbiyâ 59
    men : kim
  456. 21-Enbiyâ 69
    ve selâmen : ve selâmet (zararsız)
  457. 21-Enbiyâ 74
    hukmen : hikmet
  458. 21-Enbiyâ 74
    ve ılmen : ve ilim
  459. 21-Enbiyâ 79
    hukmen : hüküm, hikmet
  460. 21-Enbiyâ 79
    ve ılmen : ve ilim
  461. 21-Enbiyâ 82
    men yegûsûne : (denizde) dalgıçlık yapanlar
  462. 21-Enbiyâ 94
    fe men : o halde kim
  463. 22-Hac 3
    men : kim, kimse(ler) (vardır)
  464. 22-Hac 4
    men : kim
  465. 22-Hac 5
    musemmen : belirlenmiş (isimlendirilmiş)
  466. 22-Hac 5
    ve min-kum men : ve sizden bir kısmınız
  467. 22-Hac 5
    ve min-kum men : ve sizden bir kısmınız
  468. 22-Hac 7
    men : kim, kimse(ler)
  469. 22-Hac 8
    men : kim, kimse(ler)
  470. 22-Hac 11
    men : kim, kimse(ler)
  471. 22-Hac 13
    le men : gerçekten (o) kimse(ler)
  472. 22-Hac 14
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar (Allah'a ulaşmayı dileyenler)
  473. 22-Hac 15
    men : kim
  474. 22-Hac 16
    men yurîdu : dilediği kimseyi, dilediğini
  475. 22-Hac 17
    âmenû : âmenû olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyenler
  476. 22-Hac 18
    men : kim, kimse
  477. 22-Hac 18
    ve men fî el ardı : ve yeryüzünde
  478. 22-Hac 18
    ve men : ve kim, kimse
  479. 22-Hac 23
    âmenû : âmenû olanlar (Allah'a ulaşmayı dileyenler)
  480. 22-Hac 25
    ve men yurid : ve kim ister(se), isteyen kimse(ler)
  481. 22-Hac 28
    menâfia : menfaat, fayda, yarar
  482. 22-Hac 30
    ve men yuazzım : ve kim hürmet ederse, yüceltirse
  483. 22-Hac 31
    ve men yuşrik : ve kim şirk koşarsa
  484. 22-Hac 32
    ve men yuazzım : ve kim yüceltir, hürmet eder
  485. 22-Hac 33
    menâfiu : menfaatler, yararlar, faydalar
  486. 22-Hac 33
    musemmen : belirlenmiş, belirli
  487. 22-Hac 34
    menseken : mensek, usul
  488. 22-Hac 38
    âmenû : âmenû olanlar (Allah'a ulaşmayı dileyenler)
  489. 22-Hac 40
    men : kişi, kimse
  490. 22-Hac 47
    yevmen : bir gün
  491. 22-Hac 50
    âmenû : âmenû olan, Allah'a ulaşmayı dileyen
  492. 22-Hac 52
    izâ temennâ : temenni ettiği zaman, dilediği zaman
  493. 22-Hac 54
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyenler
  494. 22-Hac 56
    ellezîne âmenû : âmenû olan (Allah'a ulaşmayı dileyen) kimseler
  495. 22-Hac 60
    ve men : ve kim
  496. 22-Hac 67
    menseken : mensek, şeriat
  497. 22-Hac 77
    âmenûrkeû (âmenû irkeû) : âmenû olanlar, rükû edin
  498. 23-Mü'minûn 7
    fe menibtegâ (men ibtegâ) : artık kim isterse
  499. 23-Mü'minûn 14
    izâmen : kemik
  500. 23-Mü'minûn 14
    lahmen : et
  501. 23-Mü'minûn 21
    menâfiu : menfaatler, faydalar
  502. 23-Mü'minûn 27
    men : kimse, kim
  503. 23-Mü'minûn 28
    ve men : ve kimseler
  504. 23-Mü'minûn 35
    ve ızâmen : ve kemik
  505. 23-Mü'minûn 46
    kavmen : bir kavim
  506. 23-Mü'minûn 71
    ve men fî hinne : ve onların içinde olanlar
  507. 23-Mü'minûn 82
    ve izâmen : ve kemik
  508. 23-Mü'minûn 84
    li men : kimin
  509. 23-Mü'minûn 84
    ve men : ve kimseler
  510. 23-Mü'minûn 86
    men : kim
  511. 23-Mü'minûn 88
    men : kim
  512. 23-Mü'minûn 102
    men : kim
  513. 23-Mü'minûn 103
    ve men : ve kim
  514. 23-Mü'minûn 106
    kavmen : kavim
  515. 23-Mü'minûn 109
    âmennâ : îmân ettik, âmenû olduk
  516. 23-Mü'minûn 113
    yevmen : gün
  517. 23-Mü'minûn 117
    ve men : ve kim
  518. 24-Nûr 19
    âmenû : âmenû olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyenler
  519. 24-Nûr 21
    yâ eyyuhâ ellezîne âmenû : ey âmenû olanlar
  520. 24-Nûr 21
    ve men yettebi' : ve kim tâbî olursa
  521. 24-Nûr 21
    men yeşâu : dilediği kimse, dilediği
  522. 24-Nûr 27
    yâ eyyuhâ ellezîne âmenû : ey âmenû olanlar
  523. 24-Nûr 33
    ve men yukrıhhunne : ve kim onları zorlarsa
  524. 24-Nûr 35
    men yeşâu : dilediği kimse
  525. 24-Nûr 37
    yevmen : gün
  526. 24-Nûr 38
    men : kişi, kimse
  527. 24-Nûr 40
    ve men : ve kimse
  528. 24-Nûr 41
    men : kimse(ler)
  529. 24-Nûr 43
    rukâmen : küme küme, küme hali
  530. 24-Nûr 43
    men : kimse
  531. 24-Nûr 43
    an men : o kimseden
  532. 24-Nûr 45
    men yemşî : kimi yürür
  533. 24-Nûr 45
    men yemşî : kimi yürür
  534. 24-Nûr 45
    men yemşî : kimi yürür
  535. 24-Nûr 46
    men yeşâu : dilediği kimseyi
  536. 24-Nûr 47
    âmennâ : îmân ettik
  537. 24-Nûr 52
    ve men : ve kim
  538. 24-Nûr 55
    ellezîne amenû : Allah'a ulaşmayı dileyenler, âmenû olanlar
  539. 24-Nûr 55
    ve men : ve kim
  540. 24-Nûr 58
    ellezîne âmenû : Allah'a ulaşmayı dileyenler, âmenû olanlar
  541. 24-Nûr 62
    ellezîne âmenû : Allah'a ulaşmayı dileyen, îmân eden kimseler
  542. 24-Nûr 62
    li men : o kimseye
  543. 25-Furkan 4
    zulmen : zulümle
  544. 25-Furkan 6
    rahîmen : rahîm olan,
  545. 25-Furkan 11
    men kezzebe : tekzip eden kimseler, yalanlayanlar
  546. 25-Furkan 18
    kavmen : bir kavim
  547. 25-Furkan 19
    ve men : ve kim
  548. 25-Furkan 23
    mensûran : savrulmuş, dağınık
  549. 25-Furkan 26
    yevmen : bir gün
  550. 25-Furkan 37
    elîmen : acı
  551. 25-Furkan 42
    men : kim
  552. 25-Furkan 43
    men ittehaze : edinen kimse
  553. 25-Furkan 49
    en'âmen : hayvanlar
  554. 25-Furkan 57
    men : kimse
  555. 25-Furkan 62
    li men : o kişi için
  556. 25-Furkan 63
    selâmen : selâm
  557. 25-Furkan 64
    ve kıyâmen : ve kıyam ederek, ayakta durarak
  558. 25-Furkan 65
    garâmen : daimî helâk edici
  559. 25-Furkan 66
    ve mukâmen : ve ikâmet edilen yer (ikâmet yeri)
  560. 25-Furkan 67
    kavâmen : ikame eden
  561. 25-Furkan 68
    ve men : ve kim
  562. 25-Furkan 68
    esâmen : günah, ceza, azap
  563. 25-Furkan 70
    men : kim
  564. 25-Furkan 70
    ve âmene : ve mü'min oldu
  565. 25-Furkan 70
    rahîmen : rahîm olan,
  566. 25-Furkan 71
    ve men : ve kim
  567. 25-Furkan 72
    kirâmen : kerim olarak, vakarla
  568. 25-Furkan 73
    summen : sağır
  569. 25-Furkan 74
    imâmen : imam
  570. 25-Furkan 75
    ve selâmen : ve selâm
  571. 25-Furkan 76
    ve mukâmen : ve ikâmet yeri
  572. 25-Furkan 77
    lizâmen : elzem olan, kaçınılmaz olan
  573. 26-Şuarâ 21
    hukmen : hüküm, hikmet
  574. 26-Şuarâ 25
    li men : kimselere
  575. 26-Şuarâ 47
    âmennâ : biz îmân ettik
  576. 26-Şuarâ 49
    âmentum : siz îmân ettiniz
  577. 26-Şuarâ 65
    ve men : ve kimseler
  578. 26-Şuarâ 71
    asnâmen : putlar
  579. 26-Şuarâ 83
    hukmen : hüküm, hikmet
  580. 26-Şuarâ 89
    men : kim, kimse, kişi
  581. 26-Şuarâ 118
    ve men : ve kimseler, kişiler
  582. 26-Şuarâ 119
    ve men : ve kimseleri
  583. 26-Şuarâ 215
    li men : kimselere
  584. 26-Şuarâ 221
    alâ men : kimse(ler)e, kişilere
  585. 26-Şuarâ 227
    âmenû : âmenû olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyenler
  586. 27-Neml 8
    men : kimse(ler)
  587. 27-Neml 8
    men : kimse(ler)
  588. 27-Neml 11
    men : kim
  589. 27-Neml 12
    kavmen : bir kavim
  590. 27-Neml 14
    zulmen : zulmederek
  591. 27-Neml 15
    ilmen : ilim
  592. 27-Neml 16
    mentıka : nutuk, dil, lisan
  593. 27-Neml 18
    lâ yahtımenne-kum : sakın sizi ezmesin
  594. 27-Neml 40
    ve men : ve kim
  595. 27-Neml 40
    ve men : ve kim
  596. 27-Neml 47
    men : kim, kimse
  597. 27-Neml 53
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar (Allah'a ulaşmayı dileyenler)
  598. 27-Neml 60
    men : kim, kimse
  599. 27-Neml 61
    men : kim, kimse
  600. 27-Neml 62
    men : kim, kimse
  601. 27-Neml 63
    men : kim, kimse
  602. 27-Neml 63
    ve men : ve kimse
  603. 27-Neml 64
    men : kim, kimse
  604. 27-Neml 64
    ve men : ve kim
  605. 27-Neml 65
    men : kim, kimse
  606. 27-Neml 81
    men : kimse
  607. 27-Neml 83
    mimmen (min men) : kimselerden
  608. 27-Neml 84
    ilmen : ilim olarak, ilmen
  609. 27-Neml 87
    men : kim, kimse
  610. 27-Neml 87
    ve men : ve kimse
  611. 27-Neml 87
    men : kimse
  612. 27-Neml 89
    men : kim, kimse
  613. 27-Neml 90
    ve men : ve kim
  614. 27-Neml 92
    men ihtedâ : kim hidayete ererse
  615. 27-Neml 92
    ve men : ve kim
  616. 28-Kasas 14
    hukmen : hüküm
  617. 28-Kasas 14
    ve ilmen : ve ilim
  618. 28-Kasas 26
    men iste'certe : senin ücretle çalıştırdığın kimse(ler)
  619. 28-Kasas 30
    el eymeni : sağ taraf
  620. 28-Kasas 32
    kavmen : kavim
  621. 28-Kasas 35
    ve men : ve kim
  622. 28-Kasas 37
    bi men : kimin
  623. 28-Kasas 37
    ve men : ve kim
  624. 28-Kasas 46
    kavmen : bir kavim
  625. 28-Kasas 50
    ve men : ve kim
  626. 28-Kasas 50
    mimmenittebea : tâbî olan kimseden
  627. 28-Kasas 53
    âmennâ : biz îmân ettik
  628. 28-Kasas 56
    men ahbebte : sevdiğin kişi
  629. 28-Kasas 56
    men : kişi
  630. 28-Kasas 57
    haremen : harem olan, hürmet edilen
  631. 28-Kasas 61
    men : kimse
  632. 28-Kasas 61
    men : kimse
  633. 28-Kasas 67
    men : kim
  634. 28-Kasas 67
    ve âmene : ve îmân etti, âmenû oldu, Allah'a ulaşmayı diledi
  635. 28-Kasas 71
    men : kim
  636. 28-Kasas 72
    men : kim
  637. 28-Kasas 78
    men : kim
  638. 28-Kasas 80
    men : kim, kimse, kişi
  639. 28-Kasas 80
    âmene : îmân etti
  640. 28-Kasas 82
    temennev : temenni ettiler, dilediler
  641. 28-Kasas 82
    men : kim, kimse
  642. 28-Kasas 82
    en menne allâhu : Allah'ın ni'metlendirmesi
  643. 28-Kasas 84
    men : kim
  644. 28-Kasas 84
    ve men : ve kim
  645. 28-Kasas 85
    men câe : gelen kimseyi
  646. 28-Kasas 85
    ve men : ve kimseyi
  647. 29-Ankebût 2
    âmennâ : biz îmân ettik
  648. 29-Ankebût 3
    ya'lemene : ve muhakkak ki bilmektedir
  649. 29-Ankebût 5
    men : kim
  650. 29-Ankebût 6
    ve men : ve kim
  651. 29-Ankebût 7
    âmenû : âmenû oldular (hayattayken Allah'a ulaşmayı dilediler)
  652. 29-Ankebût 9
    âmenû : âmenû oldular (hayattayken Allah'a ulaşmayı dilediler)
  653. 29-Ankebût 10
    men : kim, kimse
  654. 29-Ankebût 10
    âmennâ : biz îmân ettik (biz âmenû olduk)
  655. 29-Ankebût 11
    ya'lemenne : muhakkak bilir
  656. 29-Ankebût 11
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  657. 29-Ankebût 11
    ya'lemenne : muhakkak bilir
  658. 29-Ankebût 12
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  659. 29-Ankebût 14
    âmen : yıllar
  660. 29-Ankebût 21
    men : kim, kimse
  661. 29-Ankebût 21
    men : kim, kimse
  662. 29-Ankebût 26
    âmene : îmân etti
  663. 29-Ankebût 32
    bi men : kimseyi
  664. 29-Ankebût 40
    men : kim, kimse
  665. 29-Ankebût 40
    men : kim, kimse
  666. 29-Ankebût 40
    men : kim, kimse
  667. 29-Ankebût 40
    men : kim, kimse
  668. 29-Ankebût 46
    âmennâ : biz îmân ettik
  669. 29-Ankebût 47
    men : kim, kimse, kişi
  670. 29-Ankebût 52
    âmenû : inandılar
  671. 29-Ankebût 53
    musemmen : belirlenmiş
  672. 29-Ankebût 56
    âmenû : âmenû oldular, îmân ettiler
  673. 29-Ankebût 58
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  674. 29-Ankebût 61
    men : kim, kimse
  675. 29-Ankebût 62
    men yeşâu : dilediği kimse
  676. 29-Ankebût 63
    men : kim
  677. 29-Ankebût 67
    haramen : haram, hürmet edilip yasaklanan
  678. 29-Ankebût 68
    ve men : ve kimdir
  679. 29-Ankebût 68
    men : kim, kimse, kişi
  680. 3-Âl-i İmrân 7
    âmennâ bihi : biz ona inandık, ona îmân ettik
  681. 3-Âl-i İmrân 13
    men yeşâu : dilediği kimse
  682. 3-Âl-i İmrân 16
    âmennâ : biz âmenû olduk
  683. 3-Âl-i İmrân 18
    imen bi el kıstı : adalet ile yerine getirdi
  684. 3-Âl-i İmrân 19
    ve men : ve kimse, kim
  685. 3-Âl-i İmrân 20
    ve men ittebea-ni : ve, bana tâbî olan kimseler
  686. 3-Âl-i İmrân 24
    eyyâmen ma'dûdâtin : sayılı günler
  687. 3-Âl-i İmrân 26
    men teşâu : dilediğin kimseye
  688. 3-Âl-i İmrân 26
    mimmen (min men) teşâu : dilediğin kimseden
  689. 3-Âl-i İmrân 26
    men teşâu : dilediğin kimseyi
  690. 3-Âl-i İmrân 26
    men teşâu : dilediğin kimseyi
  691. 3-Âl-i İmrân 27
    men teşâu : dilediğin kimseyi
  692. 3-Âl-i İmrân 28
    ve men yef'al : ve kim yaparsa
  693. 3-Âl-i İmrân 37
    men yeşâu : dilediği kimseyi
  694. 3-Âl-i İmrân 52
    men ensârî : benim yardıcılarım kimlerdir
  695. 3-Âl-i İmrân 52
    âmennâ bi allâhi : biz Allah'a âmenû olduk, îmân ettik
  696. 3-Âl-i İmrân 53
    âmennâ : biz îmân ettik
  697. 3-Âl-i İmrân 57
    âmenû : âmenû olan (ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyen)
  698. 3-Âl-i İmrân 61
    fe men : o zaman, artık kim
  699. 3-Âl-i İmrân 67
    muslimen : Allah'a teslim olan, müslüman
  700. 3-Âl-i İmrân 68
    âmenû : âmenû oldular
  701. 3-Âl-i İmrân 72
    âmenû : îmân ettiler, âmenû oldular
  702. 3-Âl-i İmrân 73
    illâ li men : o kimseden başka
  703. 3-Âl-i İmrân 73
    men yeşâu : dilediği kimseye, dilediğine
  704. 3-Âl-i İmrân 74
    men yeşâu : dilediği kimse, dilediğine
  705. 3-Âl-i İmrân 75
    men : kimse, kimseler
  706. 3-Âl-i İmrân 75
    in te'menhu : eğer onu, ona emanet etsen
  707. 3-Âl-i İmrân 75
    men : kimse, kimseler
  708. 3-Âl-i İmrân 75
    in te'menhu : eğer onu, ona emanet etsen
  709. 3-Âl-i İmrân 75
    aleyhi kâimen : onun üzerine, dikilici, ayakta durucu
  710. 3-Âl-i İmrân 76
    men : kim
  711. 3-Âl-i İmrân 77
    semenen kalîlen : az bir değer
  712. 3-Âl-i İmrân 82
    men : kim
  713. 3-Âl-i İmrân 83
    men : kim varsa
  714. 3-Âl-i İmrân 84
    âmennâ : biz îmân ettik
  715. 3-Âl-i İmrân 85
    ve men : ve kim
  716. 3-Âl-i İmrân 86
    kavmen : kavim, topluluk
  717. 3-Âl-i İmrân 94
    fe men : artık, o taktirde kim
  718. 3-Âl-i İmrân 97
    ve men : ve kim (...olursa)
  719. 3-Âl-i İmrân 97
    men istetâa : gücü yeten kimse
  720. 3-Âl-i İmrân 97
    ve men : ve kim
  721. 3-Âl-i İmrân 99
    men : kim
  722. 3-Âl-i İmrân 99
    âmene : îmân etti
  723. 3-Âl-i İmrân 100
    ellezîne âmenû : îmân edenler, âmenû olanlar
  724. 3-Âl-i İmrân 101
    ve men : ve kim
  725. 3-Âl-i İmrân 102
    ellezîne âmenû : îmân edenler
  726. 3-Âl-i İmrân 108
    zulmen : zulüm, zulüm olması, haksızlık
  727. 3-Âl-i İmrân 110
    ve lev âmene : ve eğer îmân etselerdi
  728. 3-Âl-i İmrân 118
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, îmân edenler
  729. 3-Âl-i İmrân 119
    âmennâ : biz îmân ettik
  730. 3-Âl-i İmrân 126
    ve men nasru (mâ en nasru) : ve yardım (başka bir şekilde) olmaz
  731. 3-Âl-i İmrân 129
    li men yeşâu : dilediği kimseyi
  732. 3-Âl-i İmrân 129
    men yeşâu : dilediği kimse
  733. 3-Âl-i İmrân 130
    ellezîne âmenû : îmân edenler, âmenû olanlar
  734. 3-Âl-i İmrân 135
    ve men : ve kim
  735. 3-Âl-i İmrân 140
    âmenû : âmenu, îmân edenler
  736. 3-Âl-i İmrân 141
    âmenû : âmenû olanlar, îmân edenler
  737. 3-Âl-i İmrân 143
    temennevne : siz temenni ediyorsunuz
  738. 3-Âl-i İmrân 144
    ve men : ve kim ... ise
  739. 3-Âl-i İmrân 145
    ve men : ve kim
  740. 3-Âl-i İmrân 145
    ve men : ve kim
  741. 3-Âl-i İmrân 149
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, îmân edenler
  742. 3-Âl-i İmrân 152
    men : kim, kimi
  743. 3-Âl-i İmrân 152
    men : kim, kimi
  744. 3-Âl-i İmrân 153
    gammen : gam, keder
  745. 3-Âl-i İmrân 154
    emeneten : emniyet, güvenmek
  746. 3-Âl-i İmrân 156
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, îmân edenler
  747. 3-Âl-i İmrân 160
    fe men zâ : o zaman kim sahip
  748. 3-Âl-i İmrân 161
    ve men : ve kim
  749. 3-Âl-i İmrân 162
    e fe men : artık o kimse ... midir
  750. 3-Âl-i İmrân 162
    ke men : kimse gibi
  751. 3-Âl-i İmrân 164
    menne allâhu : Allah ni'metlendirdi
  752. 3-Âl-i İmrân 178
    ismen : günah
  753. 3-Âl-i İmrân 179
    men : kimi
  754. 3-Âl-i İmrân 185
    fe men : o zaman, o vakit kim ... ise
  755. 3-Âl-i İmrân 187
    semenen kalîlen : az bir değere
  756. 3-Âl-i İmrân 191
    kıyâmen : ayakta iken
  757. 3-Âl-i İmrân 192
    men : kim, kimi
  758. 3-Âl-i İmrân 193
    fe âmennâ : o zaman, böylece biz âmenû olduk îmân ettik
  759. 3-Âl-i İmrân 199
    le men : elbette, mutlaka o kimseler
  760. 3-Âl-i İmrân 199
    semenen kalîlen : az bir pahaya, değere, bedele
  761. 3-Âl-i İmrân 200
    ellezîne âmenu : âmenû olanlar
  762. 30-Rûm 5
    men yeşâu : dilediği kimseye
  763. 30-Rûm 8
    musemmen : isimlendirilmiş, belirlenmiş
  764. 30-Rûm 15
    âmenû : âmenû olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyenler
  765. 30-Rûm 23
    menâmu-kum : sizin uyumanız
  766. 30-Rûm 26
    men : kimse, kim
  767. 30-Rûm 29
    men : kim, kimse
  768. 30-Rûm 29
    men : kim
  769. 30-Rûm 37
    li men : kimse için
  770. 30-Rûm 40
    men : kim
  771. 30-Rûm 44
    men : kim
  772. 30-Rûm 44
    ve men : ve kim
  773. 30-Rûm 45
    âmenû : âmenû olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyenler
  774. 30-Rûm 48
    men yeşâu : dilediği kimse
  775. 30-Rûm 53
    men : kimse
  776. 31-Lokman 6
    men : kimse
  777. 31-Lokman 8
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  778. 31-Lokman 12
    ve men : ve kim
  779. 31-Lokman 12
    ve men : ve kim
  780. 31-Lokman 15
    men : kim
  781. 31-Lokman 20
    men : kim
  782. 31-Lokman 22
    ve men : ve kim
  783. 31-Lokman 23
    ve men : ve kim
  784. 31-Lokman 25
    men : kim
  785. 31-Lokman 29
    musemmen : belirli
  786. 31-Lokman 33
    yevmen : gün
  787. 32-Secde 3
    kavmen : bir kavim
  788. 32-Secde 18
    men : kimse
  789. 32-Secde 18
    ke men : kimse gibi
  790. 32-Secde 19
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  791. 32-Secde 22
    ve men : ve kim
  792. 32-Secde 22
    mimmen (min men) : kimseden
  793. 33-Ahzâb 1
    alîmen : en iyi bilen
  794. 33-Ahzâb 1
    hakîmen : hakîm olan, hüküm ve hikmet sahibi
  795. 33-Ahzâb 5
    rahîmen : rahîmdir (rahîm esmasıyla tecelli edendir)
  796. 33-Ahzâb 8
    elîmen : acı, elîm
  797. 33-Ahzâb 9
    âmenû : îmân edenler (Allah'a ulaşmayı dileyenler)
  798. 33-Ahzâb 17
    men : kim
  799. 33-Ahzâb 21
    li men : kimseler için
  800. 33-Ahzâb 22
    ve teslîmen : ve teslimiyetleri
  801. 33-Ahzâb 23
    men : kim, kimse
  802. 33-Ahzâb 23
    men : kim, kimse
  803. 33-Ahzâb 24
    rahîmen : rahmet eden (Rahîm esmasıyla tecelli eden)
  804. 33-Ahzâb 29
    azîmen : azîm, büyük
  805. 33-Ahzâb 30
    men : kim
  806. 33-Ahzâb 31
    ve men : ve kim
  807. 33-Ahzâb 31
    kerîmen : üstün, bol, ikram edilmiş
  808. 33-Ahzâb 35
    azîmen : azîm, büyük
  809. 33-Ahzâb 36
    ve men : ve kim
  810. 33-Ahzâb 40
    ve hâtemen : ve sonuncu
  811. 33-Ahzâb 40
    alîmen : bilen
  812. 33-Ahzâb 41
    âmenû : âmenû oldular (ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dilediler)
  813. 33-Ahzâb 43
    rahîmen : rahîm olan (Rahîm esmasıyla tecelli eden)
  814. 33-Ahzâb 44
    kerîmen : kerim, çok, üstün
  815. 33-Ahzâb 49
    âmenû : âmenû olanlar (Allah'a ulaşmayı dileyenler)
  816. 33-Ahzâb 50
    rahîmen : rahîm (Rahîm esmasıyla tecelli eden)
  817. 33-Ahzâb 51
    men : kim, kimse
  818. 33-Ahzâb 51
    men : kim, kimse
  819. 33-Ahzâb 51
    ve men : ve kim, kimse
  820. 33-Ahzâb 51
    mimmen : (min men)
  821. 33-Ahzâb 51
    men : kim, kimse
  822. 33-Ahzâb 51
    alîmen : çok iyi bilen
  823. 33-Ahzâb 51
    halîmen : halim
  824. 33-Ahzâb 53
    âmenû : âmenû oldular (ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dilediler)
  825. 33-Ahzâb 53
    azîmen : büyük
  826. 33-Ahzâb 54
    alîmen : en iyi bilen
  827. 33-Ahzâb 56
    âmenû : âmenû oldu, Allah'a ulaşmayı diledi
  828. 33-Ahzâb 56
    teslîmen : teslim olarak, selâm ederek
  829. 33-Ahzâb 58
    ve ismen : ve günah
  830. 33-Ahzâb 59
    rahîmen : rahmet eden, rahmet nuru gönderen, Rahîm esması ile tecelli eden
  831. 33-Ahzâb 69
    âmenû : âmenû oldular
  832. 33-Ahzâb 70
    âmenû : âmenû oldular (ölmeden önce, Allah'a ulaşmayı dilediler)
  833. 33-Ahzâb 71
    ve men : ve kim
  834. 33-Ahzâb 71
    azîmen : büyük
  835. 33-Ahzâb 72
    zalûmen : çok zalim
  836. 33-Ahzâb 73
    rahîmen : rahîmdir (Rahîm esması ile tecelli eden)
  837. 34-Sebe 4
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  838. 34-Sebe 12
    men : kim, kimse
  839. 34-Sebe 12
    ve men : ve kim
  840. 34-Sebe 18
    ve eyyâmen : ve günler, gündüzler
  841. 34-Sebe 21
    men yû'minu : inanan, îmân eden, mü'min olan kişi
  842. 34-Sebe 21
    mimmen (min men) : o kimseden
  843. 34-Sebe 23
    men : kim, kimse(ler)
  844. 34-Sebe 24
    men : kim
  845. 34-Sebe 36
    li men : o kimseye
  846. 34-Sebe 37
    men : kimse
  847. 34-Sebe 37
    âmene : âmenû oldu, hayattayken Allah'a ulaşmayı diledi
  848. 34-Sebe 39
    li men : o kimseye
  849. 34-Sebe 52
    âmennâ : biz îmân ettik
  850. 35-Fâtır 7
    âmenû : âmenû oldular (hayattayken Allah'a ulaşmayı dilediler)
  851. 35-Fâtır 8
    men : kim, kimse, kişi
  852. 35-Fâtır 8
    men yeşâu : dilediği kimse, kişi
  853. 35-Fâtır 8
    men yeşâu : dilediği kişi, dilediği kimse
  854. 35-Fâtır 10
    men : kim, kimse
  855. 35-Fâtır 12
    lahmen : et
  856. 35-Fâtır 13
    musemmen : belirli, belirlenmiş
  857. 35-Fâtır 18
    ve men : ve kim
  858. 35-Fâtır 22
    men : kim, kimse, kişi
  859. 35-Fâtır 22
    men : kim, kimse, kişi
  860. 35-Fâtır 37
    men tezekkere : tezekkür edecek kimse
  861. 35-Fâtır 39
    men : kim
  862. 35-Fâtır 41
    halîmen : halîm
  863. 35-Fâtır 44
    alîmen : en iyi bilen
  864. 35-Fâtır 45
    musemmen : isimlendirilmiş, belirlenmiş
  865. 36-Yâsin 6
    kavmen : kavim
  866. 36-Yâsin 11
    men : kim, kimse, kişi
  867. 36-Yâsin 21
    men : kim, kişi(ler)
  868. 36-Yâsin 25
    âmentu : ben âmenû oldum, îmân ettim
  869. 36-Yâsin 39
    menâzile : menziller
  870. 36-Yâsin 47
    âmenû : îmân edenler, âmenû olanlar
  871. 36-Yâsin 47
    men : kim, kimse, kişi
  872. 36-Yâsin 52
    men : kim, kimse
  873. 36-Yâsin 68
    ve men : ve kim, kimi
  874. 36-Yâsin 70
    men : kim, kimse, kişi
  875. 36-Yâsin 71
    en'âmen : hayvanlar
  876. 36-Yâsin 73
    menâfiu : menfaatler, faydalar, yararlar
  877. 36-Yâsin 78
    men : kim
  878. 37-Sâffât 10
    men : kim, kimse
  879. 37-Sâffât 11
    men : kimse
  880. 37-Sâffât 16
    ve izâmen : ve kemik
  881. 37-Sâffât 30
    kavmen : bir kavim
  882. 37-Sâffât 53
    ve izâmen : ve kemik
  883. 37-Sâffât 102
    fî el menâmi : uykuda
  884. 37-Sâffât 114
    menennâ : ni'metlendirdik
  885. 37-Sâffât 148
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  886. 37-Sâffât 163
    men : kimse, kişi
  887. 37-Sâffât 172
    el mensûrûne : yardım edilenler
  888. 38-Sâd 3
    menâsın : kaçış, kurtuluş
  889. 38-Sâd 24
    âmenû : âmenû oldular (Allah'a ulaşmayı dilediler)
  890. 38-Sâd 28
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  891. 38-Sâd 61
    men : kim
  892. 38-Sâd 75
    menea-ke : seni men etti
  893. 38-Sâd 85
    ve mimmen (min men) : ve kimselerden
  894. 39-Zümer 3
    men : kim, kimse
  895. 39-Zümer 5
    musemmen : belirlenmiş
  896. 39-Zümer 9
    men : kimse, kişi
  897. 39-Zümer 9
    ve kâimen : ve kıyamda duran, ayakta duran
  898. 39-Zümer 10
    âmenû : âmenû oldular, îmân ettiler, Allah'a ulaşmayı dilediler
  899. 39-Zümer 19
    men : kimse, kişi
  900. 39-Zümer 19
    men : kimse, kişi
  901. 39-Zümer 21
    hutâmen : kuru ot, çer çöp
  902. 39-Zümer 22
    men : kim, kimse
  903. 39-Zümer 23
    men : kim, kimse, kişi
  904. 39-Zümer 23
    ve men : ve kim, kimse, kişi
  905. 39-Zümer 24
    men : kim, kimse
  906. 39-Zümer 29
    selemen : teslim olan, bağlı olan
  907. 39-Zümer 32
    men : kim, kimse
  908. 39-Zümer 32
    mimmen (min men) : o kimseden, ondan
  909. 39-Zümer 36
    ve men : ve kim, kimse
  910. 39-Zümer 37
    ve men : ve kim, kimse
  911. 39-Zümer 38
    men : kim
  912. 39-Zümer 40
    men : kim, kişi
  913. 39-Zümer 41
    men : kim, kimse
  914. 39-Zümer 41
    ve men : ve kim
  915. 39-Zümer 42
    menâmi-hâ : onun uykusu
  916. 39-Zümer 42
    musemmen : belirlenmiş, tayin edilmiş
  917. 39-Zümer 52
    men : kimse
  918. 39-Zümer 68
    men : kimse, kişi
  919. 39-Zümer 68
    ve men : ve kimse
  920. 39-Zümer 68
    men : kimse, kişi
  921. 4-Nisâ 5
    kıyâmen : idaresinde (nizam ve emniyetini sağlamakta) vekil olarak
  922. 4-Nisâ 6
    ve men kâne : ve kim ... oldu, ...ise
  923. 4-Nisâ 6
    ve men kâne : ve kim ... oldu, ...ise
  924. 4-Nisâ 10
    zulmen : zulüm ile, haksızlıkla
  925. 4-Nisâ 11
    alîmen : alim, en iyi bilen
  926. 4-Nisâ 11
    hakîmen : hakim, hüküm ve hikmet sahibi
  927. 4-Nisâ 13
    ve men : ve kim
  928. 4-Nisâ 14
    ve men : ve kim
  929. 4-Nisâ 16
    rahîmen : Rahîm olan
  930. 4-Nisâ 17
    alîmen : alim, en iyi bilen
  931. 4-Nisâ 17
    hakîmen : hakîm, hüküm ve hikmet sahibi
  932. 4-Nisâ 18
    elîmen : elîm, acı
  933. 4-Nisâ 19
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler, îmân ettiler
  934. 4-Nisâ 20
    ve ismen : ve günah işleyerek
  935. 4-Nisâ 23
    rahîmen : rahim olan
  936. 4-Nisâ 24
    alîmen : en iyi bilen
  937. 4-Nisâ 24
    hakîmen : hakîm, hüküm ve hikmet sahibi
  938. 4-Nisâ 25
    ve men : ve kim, kimin
  939. 4-Nisâ 25
    li men haşiye : korkan kimse için
  940. 4-Nisâ 27
    azîmen : büyük
  941. 4-Nisâ 29
    âmenû : âmenû oldular, îmân ettiler, yaşarken Allah'a ulaşmayı dilediler
  942. 4-Nisâ 29
    rahîmen : rahim
  943. 4-Nisâ 30
    ve men : ve kim ... ise
  944. 4-Nisâ 30
    ve zulmen : ve zulüm, haksızlık
  945. 4-Nisâ 31
    kerîmen : güzel, güzel olan, ikram olunan, şerefli
  946. 4-Nisâ 32
    ve lâ tetemennev : ve temenni etmeyin
  947. 4-Nisâ 32
    alîmen : en iyi bilen
  948. 4-Nisâ 35
    hakemen : bir hakem
  949. 4-Nisâ 35
    ve hakemen : ve bir hakem
  950. 4-Nisâ 35
    alîmen : en iyi bilen
  951. 4-Nisâ 36
    men : kimse, kişi
  952. 4-Nisâ 38
    ve men : ve kim
  953. 4-Nisâ 39
    âmenû : îmân ettiler
  954. 4-Nisâ 39
    alîmen : en iyi bilen
  955. 4-Nisâ 40
    azîmen : büyük
  956. 4-Nisâ 43
    âmenû : âmenû oldular, îmân ettiler
  957. 4-Nisâ 48
    li men : kimi, kimse için
  958. 4-Nisâ 48
    ve men : ve kim
  959. 4-Nisâ 48
    ismen : günah işleyerek
  960. 4-Nisâ 48
    azîmen : büyük
  961. 4-Nisâ 49
    men : kişi, kimse
  962. 4-Nisâ 50
    ismen : günah
  963. 4-Nisâ 51
    âmenû : âmenu oldular,îmân ettiler
  964. 4-Nisâ 52
    ve men : ve kim, kimi
  965. 4-Nisâ 54
    azîmen : büyük
  966. 4-Nisâ 55
    men : kim, kimi
  967. 4-Nisâ 55
    âmene : îmân etti
  968. 4-Nisâ 55
    men : kim, kimi
  969. 4-Nisâ 56
    hakîmen : hüküm ve hikmet sahibi
  970. 4-Nisâ 57
    âmenû : âmenû oldular, îmân ettiler, yaşarken Allah’a ulaşmayı dilediler
  971. 4-Nisâ 59
    âmenû : âmenû oldular, îmân ettiler
  972. 4-Nisâ 60
    âmenû : îmân ettiler
  973. 4-Nisâ 64
    rahîmen : rahmet edici, rahmet nuru gönderen, rahim esması ile tecelli eden
  974. 4-Nisâ 65
    teslîmen : tam bir teslimiyetle
  975. 4-Nisâ 67
    azîmen : azim, büyük
  976. 4-Nisâ 68
    sırâtan mustekîmen : Sıratı Mustakîm, Allah'a ulaştıran yola
  977. 4-Nisâ 69
    ve men : ve kim
  978. 4-Nisâ 70
    alîmen : en iyi bilen
  979. 4-Nisâ 71
    âmenû : amenu oldular, îmân ettiler, yaşarken Allah'a ulaşmayı dilediler
  980. 4-Nisâ 72
    le men : mutlaka o kimse
  981. 4-Nisâ 73
    azîmen : büyük
  982. 4-Nisâ 74
    ve men : ve kim
  983. 4-Nisâ 74
    azîmen : azim, büyük
  984. 4-Nisâ 76
    âmenû : amenu oldular, îmân ettiler, yaşarken Allah'a ulaşmayı dilediler
  985. 4-Nisâ 77
    li men : o kimse için
  986. 4-Nisâ 80
    men : kim
  987. 4-Nisâ 80
    ve men : ve kim
  988. 4-Nisâ 85
    men : kim, kimse, kişi
  989. 4-Nisâ 85
    ve men : ve kim
  990. 4-Nisâ 87
    ve men : ve kim
  991. 4-Nisâ 88
    men : kim, kimse
  992. 4-Nisâ 88
    ve men : ve kim, kimi, kimse
  993. 4-Nisâ 91
    ye'menû-kum : sizden emin olmayı
  994. 4-Nisâ 91
    ve ye'menû : emin olmayı
  995. 4-Nisâ 92
    ve men : ve kim
  996. 4-Nisâ 92
    fe men : fakat kim
  997. 4-Nisâ 92
    alîmen : en iyi bilen
  998. 4-Nisâ 92
    hakîmen : en iyi hüküm veren
  999. 4-Nisâ 93
    ve men : ve kim
  1000. 4-Nisâ 93
    azîmen : azim, büyük
  1001. 4-Nisâ 94
    âmenû : âmenû oldular, îmân ettiler, yaşarken Allah’a ulaşmayı dilediler
  1002. 4-Nisâ 94
    li men : kimseye
  1003. 4-Nisâ 94
    menne : nimet verdi
  1004. 4-Nisâ 95
    azîmen : azim, büyük
  1005. 4-Nisâ 96
    rahîmen : rahim olan, Rahim esması ile tecelli eden
  1006. 4-Nisâ 100
    ve men : ve kim
  1007. 4-Nisâ 100
    murâgamen : hicret yerleri, göç edilecek yerler
  1008. 4-Nisâ 100
    ve men : ve kim
  1009. 4-Nisâ 100
    rahîmen : rahim olan, Rahim esması ile tecelli den
  1010. 4-Nisâ 103
    kıyâmen : ayakta iken
  1011. 4-Nisâ 104
    alîmen : en iyi bilen
  1012. 4-Nisâ 104
    hakîmen : hüküm ve hikmet sahibi
  1013. 4-Nisâ 105
    hasîmen : taraftar, savunucu
  1014. 4-Nisâ 106
    rahîmen : rahmet sahibi, rahmet edici
  1015. 4-Nisâ 107
    men : kim, kimse, kimseleri
  1016. 4-Nisâ 107
    esîmen : günahkâr
  1017. 4-Nisâ 109
    men : kim
  1018. 4-Nisâ 109
    men : kim
  1019. 4-Nisâ 110
    ve men : ve kim
  1020. 4-Nisâ 110
    rahîmen : Rahmet eden, Rahim esması ile tecelli eden
  1021. 4-Nisâ 111
    ve men : ve kim
  1022. 4-Nisâ 111
    ismen : günah
  1023. 4-Nisâ 111
    alîmen : alîm, en iyi bilen
  1024. 4-Nisâ 111
    hakîmen : hakîm, hüküm ve hikmet sahibi
  1025. 4-Nisâ 112
    ve men : ve kim
  1026. 4-Nisâ 112
    ismen : günah
  1027. 4-Nisâ 112
    ve ismen : ve günah
  1028. 4-Nisâ 113
    azîmen : büyük, çok büyük
  1029. 4-Nisâ 114
    men : kim, kimse
  1030. 4-Nisâ 114
    ve men : ve kim
  1031. 4-Nisâ 114
    azîmen : büyük
  1032. 4-Nisâ 115
    ve men : ve kim
  1033. 4-Nisâ 116
    li men : kimse için, kimseyi
  1034. 4-Nisâ 116
    ve men : ve kim
  1035. 4-Nisâ 119
    ve le umenniyenne-hum : ve mutlaka onları emaniyyeye (kuruntuya) düşüreceğim
  1036. 4-Nisâ 119
    ve men : ve kim
  1037. 4-Nisâ 120
    ve yumennî-him : onlara emaniyyeye, kuruntuya düşürür
  1038. 4-Nisâ 122
    âmenû : amenu oldular, îmân ettiler, yaşarken Allah'a ulaşmayı dilediler
  1039. 4-Nisâ 122
    ve men : ve kim (vardır)
  1040. 4-Nisâ 123
    men : kim
  1041. 4-Nisâ 124
    ve men : ve kim
  1042. 4-Nisâ 125
    ve men : ve kim
  1043. 4-Nisâ 125
    mimmen (min men) : o kimseden
  1044. 4-Nisâ 127
    alîmen : en iyi bilen
  1045. 4-Nisâ 129
    rahîmen : Rahim, merhamet eden, Rahim esması ile tacelli eden, rahmet nuru gönderen
  1046. 4-Nisâ 130
    hakîmen : hüküm ve hikmet sahibi sahibi
  1047. 4-Nisâ 134
    men : kim, kimse, kişi ...ise
  1048. 4-Nisâ 135
    âmenû : âmenû oldular, îmân ettiler, yaşarken Allah’a ulaşmayı dilediler
  1049. 4-Nisâ 136
    âmenû : âmenû oldular, îmân ettiler
  1050. 4-Nisâ 136
    ve men : ve kim
  1051. 4-Nisâ 137
    âmenû : îmân ettiler, âmenû oldular
  1052. 4-Nisâ 137
    âmenû : îmân ettiler, âmenû oldular
  1053. 4-Nisâ 138
    elîmen : elîm, acıklı
  1054. 4-Nisâ 143
    ve men : ve kim, kimi
  1055. 4-Nisâ 144
    âmenû : amenu oldular, îmân ettiler, ölmeden önce ruhunu Allah'a ulaştırmayı dilediler
  1056. 4-Nisâ 146
    azîmen : azîm, büyük
  1057. 4-Nisâ 147
    ve âmentum : ve îmân ettiniz, âmenû oldunuz, yaşarken Allah’a ulaşmayı dilediniz
  1058. 4-Nisâ 147
    alîmen : en iyi bilen
  1059. 4-Nisâ 148
    men : kim, kişi
  1060. 4-Nisâ 148
    alîmen : en iyi bilen
  1061. 4-Nisâ 152
    âmenû : îmân ettiler, amenu oldular
  1062. 4-Nisâ 152
    rahîmen : rahim olan, merhamet eden,
  1063. 4-Nisâ 158
    hakîmen : hüküm ve hikmet sahibi
  1064. 4-Nisâ 161
    elîmen : elim, acıklı
  1065. 4-Nisâ 162
    azîmen : azim, büyük, çok büyük
  1066. 4-Nisâ 164
    teklîmen : kelimelerle, konuşarak, hitap ederek
  1067. 4-Nisâ 165
    hakîmen : hüküm ve hikmet sahibi
  1068. 4-Nisâ 170
    alîmen : alîm, en iyi bilen
  1069. 4-Nisâ 170
    hakîmen : hakîm, hüküm ve hikmet sahibi
  1070. 4-Nisâ 172
    ve men : ve kim
  1071. 4-Nisâ 173
    âmenû : îmân ettiler, âmenû oldular, yaşarken Allah’a ulaşmayı dilediler
  1072. 4-Nisâ 173
    elîmen : elim, acı
  1073. 4-Nisâ 175
    âmenû : îmân ettiler, âmenû oldular, yaşarken Allah’a ulaşmayı dilediler
  1074. 4-Nisâ 175
    sırâtan mustekîmen : Sıratı Mustakîm, Allah'a ulaştıran yol
  1075. 40-Mü'min 7
    ve men havle-hu : ve onun etrafındaki kişi
  1076. 40-Mü'min 7
    âmenû : âmenû olanlar (Allah'a ulaşmayı dileyenler)
  1077. 40-Mü'min 7
    ve ilmen : ve ilim
  1078. 40-Mü'min 8
    ve men salaha : ve o kimse salâh makamına ulaştı
  1079. 40-Mü'min 9
    ve men : ve kim
  1080. 40-Mü'min 13
    men : kimse, kişi
  1081. 40-Mü'min 15
    alâ men : kimseye
  1082. 40-Mü'min 16
    li men : kim için, kimin
  1083. 40-Mü'min 25
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  1084. 40-Mü'min 28
    men : kimse
  1085. 40-Mü'min 29
    men : kim
  1086. 40-Mü'min 30
    âmene : âmenû oldu, îmân etti
  1087. 40-Mü'min 31
    zulmen : zulüm
  1088. 40-Mü'min 33
    ve men : ve kim, kimi
  1089. 40-Mü'min 34
    men : kimse, kişi
  1090. 40-Mü'min 35
    âmenû : âmenû oldular, îmân ettiler
  1091. 40-Mü'min 38
    ellezî âmene : âmenû olan, îmân eden kimse
  1092. 40-Mü'min 40
    men : kim
  1093. 40-Mü'min 40
    men amile : kim yapar, kim işler
  1094. 40-Mü'min 49
    yevmen : bir gün
  1095. 40-Mü'min 51
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar
  1096. 40-Mü'min 58
    ve ellezîne âmenû : ve âmenû olanlar
  1097. 40-Mü'min 67
    men : kim, kimse
  1098. 40-Mü'min 67
    musemmen : isimlendirilmiş, belirlenmiş
  1099. 40-Mü'min 78
    men : kim, kimse
  1100. 40-Mü'min 78
    men : kim, kimse
  1101. 40-Mü'min 80
    menâfiu : faydalar, yararlar
  1102. 40-Mü'min 84
    âmennâ : îmân ettik
  1103. 41-Fussilet 8
    âmenû : âmenû oldular (hayattayken Allah'a ulaşmayı dilediler)
  1104. 41-Fussilet 15
    men : kim
  1105. 41-Fussilet 18
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  1106. 41-Fussilet 33
    ve men : ve kim, kimse, kişi
  1107. 41-Fussilet 33
    mimmen (min men) : kimseden, kişiden
  1108. 41-Fussilet 40
    men : kim, kimse
  1109. 41-Fussilet 40
    men : kim, kimse
  1110. 41-Fussilet 44
    âmenû : âmenû oldular, îmân ettiler (Allah'a ulaşmayı dilediler)
  1111. 41-Fussilet 44
    amen : körlüktür
  1112. 41-Fussilet 46
    men : kim
  1113. 41-Fussilet 46
    ve men : ve kim
  1114. 41-Fussilet 52
    men : kim, kimse, kişi
  1115. 41-Fussilet 52
    mimmen (min men) : o kimseden
  1116. 42-Şûrâ 5
    li men : o kimse için
  1117. 42-Şûrâ 7
    ve men : ve kimse(ler)
  1118. 42-Şûrâ 8
    men : kim, kimse
  1119. 42-Şûrâ 12
    li men : o kimse için
  1120. 42-Şûrâ 13
    men : kimse, kişi
  1121. 42-Şûrâ 13
    men : kimse, kişi
  1122. 42-Şûrâ 14
    musemmen : belirlenmiş
  1123. 42-Şûrâ 15
    âmentu : ben îmân ettim
  1124. 42-Şûrâ 18
    âmenû : âmenû oldular (Allah'a ulaşmayı dilediler)
  1125. 42-Şûrâ 19
    men : kimse, kişi
  1126. 42-Şûrâ 20
    men : kim, kimse
  1127. 42-Şûrâ 20
    ve men : ve kim, kimse
  1128. 42-Şûrâ 22
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  1129. 42-Şûrâ 23
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  1130. 42-Şûrâ 23
    ve men : ve kim
  1131. 42-Şûrâ 26
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyenler
  1132. 42-Şûrâ 36
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  1133. 42-Şûrâ 40
    men : kim
  1134. 42-Şûrâ 41
    men : kim, kimse
  1135. 42-Şûrâ 43
    men : kim, kimse
  1136. 42-Şûrâ 44
    ve men : ve kim, kimse
  1137. 42-Şûrâ 45
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  1138. 42-Şûrâ 46
    ve men : ve kim, kimse
  1139. 42-Şûrâ 49
    li men : kimseye
  1140. 42-Şûrâ 49
    li men : kimseye
  1141. 42-Şûrâ 50
    men : kimse
  1142. 42-Şûrâ 50
    akîmen : kısır
  1143. 42-Şûrâ 52
    men : kimse, kişi
  1144. 43-Zuhruf 5
    kavmen : bir kavim
  1145. 43-Zuhruf 9
    men : kim
  1146. 43-Zuhruf 18
    ve men : ve kimse
  1147. 43-Zuhruf 33
    li men : o kimse için, o kimseye
  1148. 43-Zuhruf 36
    ve men : ve kim
  1149. 43-Zuhruf 40
    ve men : ve o kimse
  1150. 43-Zuhruf 45
    men : kim, kimse
  1151. 43-Zuhruf 54
    kavmen : bir kavim
  1152. 43-Zuhruf 69
    âmenû : âmenû oldular, hayattayken Allah'a ulaşmayı dilediler
  1153. 43-Zuhruf 86
    men : kimse
  1154. 43-Zuhruf 87
    men : kim
  1155. 44-Duhân 28
    kavmen : kavim
  1156. 44-Duhân 42
    men : kimse
  1157. 45-Câsiye 14
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  1158. 45-Câsiye 14
    kavmen : bir kavim
  1159. 45-Câsiye 15
    men : kim
  1160. 45-Câsiye 15
    ve men : ve kim
  1161. 45-Câsiye 21
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  1162. 45-Câsiye 23
    men : kim, kimse, kişi
  1163. 45-Câsiye 23
    men : kim, kimse, kişi
  1164. 45-Câsiye 30
    âmenû : âmenû oldular (Allah'a ulaşmayı dilediler)
  1165. 45-Câsiye 31
    kavmen : bir kavim, topluluk
  1166. 46-Ahkaf 3
    musemmen : belirlenmiş, tespit edilmiş, bilinen
  1167. 46-Ahkaf 5
    ve men : ve kim
  1168. 46-Ahkaf 5
    mimmen (min men) : kimseden
  1169. 46-Ahkaf 5
    men : kim, kimse, kişi
  1170. 46-Ahkaf 10
    âmene : îmân etti
  1171. 46-Ahkaf 11
    âmenû : Allah'a ulaşmayı dileyen
  1172. 46-Ahkaf 12
    imâmen : imam (önder, rehber) olarak
  1173. 46-Ahkaf 23
    kavmen : bir kavim
  1174. 46-Ahkaf 32
    ve men : ve kim
  1175. 47-Muhammed 2
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  1176. 47-Muhammed 2
    ve âmenû : ve îmân ettiler, inandılar
  1177. 47-Muhammed 3
    âmenû : Allah'a ulaşmayı dilediler
  1178. 47-Muhammed 4
    mennen : ni'metlendirerek, lütfederek (bedelsiz)
  1179. 47-Muhammed 7
    âmenû : Allah'a ulaşmayı dilediler
  1180. 47-Muhammed 11
    âmenû : Allah'a ulaşmayı dileyen
  1181. 47-Muhammed 12
    âmenû : Allah'a ulaşmayı dilediler, âmenû oldular
  1182. 47-Muhammed 14
    men : kim, kimse
  1183. 47-Muhammed 14
    men : kimse, kişi
  1184. 47-Muhammed 15
    men : kimse, kişi
  1185. 47-Muhammed 15
    hamîmen : kaynar halde
  1186. 47-Muhammed 16
    men : kimse, kişi
  1187. 47-Muhammed 20
    âmenû : Allah'a ulaşmayı dilediler, âmenû oldular
  1188. 47-Muhammed 33
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  1189. 47-Muhammed 38
    min-kum men : sizden bir kısmınız
  1190. 47-Muhammed 38
    ve men : ve kim ... ise
  1191. 47-Muhammed 38
    el kavmen : bir kavim
  1192. 48-Fetih 2
    sirâtan mustekîmen : Sıratı Mustakîm, Allah'a götüren yol
  1193. 48-Fetih 4
    alîmen : alîm, en iyi bilen
  1194. 48-Fetih 4
    hakîmen : hakîm, hüküm ve hikmet sahibi
  1195. 48-Fetih 5
    azîmen : en büyük
  1196. 48-Fetih 7
    hakîmen : hakîm, hüküm ve hikmet sahibi
  1197. 48-Fetih 10
    fe men : bundan sonra kim
  1198. 48-Fetih 10
    ve men : ve kim
  1199. 48-Fetih 10
    azîmen : en büyük
  1200. 48-Fetih 11
    men : kim
  1201. 48-Fetih 12
    kavmen : bir kavim
  1202. 48-Fetih 13
    ve men : ve kim
  1203. 48-Fetih 14
    li men : kimseyi
  1204. 48-Fetih 14
    men : kimse
  1205. 48-Fetih 14
    rahîmen : Rahîm esması ile tecelli eden, rahmet nuru gönderen
  1206. 48-Fetih 16
    elîmen : elîm, acı
  1207. 48-Fetih 17
    ve men : ve kim
  1208. 48-Fetih 17
    men : kim
  1209. 48-Fetih 17
    elîmen : elîm, acı
  1210. 48-Fetih 19
    hakîmen : hüküm ve hikmet sahibi
  1211. 48-Fetih 20
    sırâtan mustekîmen : Sıratı Müstakîm (Allah'a ulaştıran yol)
  1212. 48-Fetih 25
    men : kimse
  1213. 48-Fetih 25
    elîmen : elîm, acı
  1214. 48-Fetih 26
    alîmen : en iyi bilen
  1215. 48-Fetih 29
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  1216. 48-Fetih 29
    azîmen : büyük
  1217. 49-Hucurât 1
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  1218. 49-Hucurât 2
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  1219. 49-Hucurât 6
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  1220. 49-Hucurât 6
    kavmen : bir kavim
  1221. 49-Hucurât 11
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  1222. 49-Hucurât 11
    ve men : ve kim
  1223. 49-Hucurât 12
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  1224. 49-Hucurât 14
    amennâ : biz îmân ettik, âmenû olduk
  1225. 49-Hucurât 15
    âmenû : âmenû oldular, inandılar
  1226. 5-Mâide 1
    ellezîne âmenû : yaşarken Allah'a ulaşmayı, teslim olmayı dileyenler
  1227. 5-Mâide 2
    ellezîne âmenû : yaşarken Allah'a ulaşmayı, teslim olmayı dileyenler
  1228. 5-Mâide 2
    ve lâ yecrîmenne-kum : ve sakın size curum yaptırmasın, sakın sizi suça sevk etmesin
  1229. 5-Mâide 3
    fe men(i) idturra : artık kim darda kalırsa
  1230. 5-Mâide 5
    ve men yekfur : ve kim inkar eder
  1231. 5-Mâide 6
    ellezîne âmenû : yaşarken Allah'a ulaşmayı, teslim olmayı dileyenler
  1232. 5-Mâide 8
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, yaşarken Allâh'a ulaşmayı, teslim olmayı dileyenler
  1233. 5-Mâide 8
    ve lâ yecrimenne-kum : ve sizi sevk etmesin
  1234. 5-Mâide 9
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, yaşarken Allâh'a ulaşmayı, teslim olmayı dileyenler
  1235. 5-Mâide 11
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, yaşarken Allâh'a ulaşmayı, teslim olmayı dileyenler
  1236. 5-Mâide 12
    ve âmentum : ve iman ettiniz
  1237. 5-Mâide 12
    fe men kefere : artık kim inkar eder
  1238. 5-Mâide 16
    men(i) ittebea : tâbî olan kişi, kim tâbî olursa
  1239. 5-Mâide 17
    fe men yemliku : o halde, öyleyse kim maliktir, kimin gücü yeter, kim mani olur?
  1240. 5-Mâide 17
    ve men fî el ardı : ve yeryüzünde bulunan kimseleri
  1241. 5-Mâide 18
    mimmen (min men) halaka : yarattığı kişilerden, yarattıklarından
  1242. 5-Mâide 18
    li men yeşâu : dilediği kimseyi
  1243. 5-Mâide 18
    men yeşâu : dilediği kimseyi
  1244. 5-Mâide 22
    inne fî-hâ kavmen : şüphesiz orada (onun içersinde) bir topluluk, bir kavim var
  1245. 5-Mâide 32
    ennehu men : kim ... olduğu
  1246. 5-Mâide 32
    ve men ahyâ-hâ : ve kim onu yaşatırsa
  1247. 5-Mâide 35
    ellezîne âmenû : Allâh'a ulaşmayı, teslim olmayı dileyenler
  1248. 5-Mâide 39
    fe men tâbe : artık kim tövbe ederse
  1249. 5-Mâide 40
    men yeşâu : dilediği kişi, dilediği
  1250. 5-Mâide 40
    li men yeşâu : dilediği kişiyi, dilediğini
  1251. 5-Mâide 41
    kâlû âmennâ : iman ettik, âmenû olduk (Allâh'a teslim olmayı diledik) dediler
  1252. 5-Mâide 41
    ve men yuridi : ve kimi isterse
  1253. 5-Mâide 44
    semenen kalîlen : az bir pahaya, değere
  1254. 5-Mâide 44
    ve men : ve kim
  1255. 5-Mâide 45
    fe men : artık kim
  1256. 5-Mâide 45
    ve men lem yahkum : ve kim hükmetmezse
  1257. 5-Mâide 47
    ve men lem yahkum : ve kim hükmetmezse
  1258. 5-Mâide 50
    ve men ahsenu : ve kim en güzel, daha güzel
  1259. 5-Mâide 50
    hukmen : hüküm
  1260. 5-Mâide 51
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar (Allâh'a ulaşmayı, teslim olmayı dileyenler)
  1261. 5-Mâide 51
    ve men : ve kim
  1262. 5-Mâide 53
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar (Allâh'a ulaşmayı, teslim olmayı yaşarken dileyenler)
  1263. 5-Mâide 54
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar (Allâh'a ulaşmayı yaşarken dileyenler)
  1264. 5-Mâide 54
    men yertedde : kim geri dönerse
  1265. 5-Mâide 54
    yu'tîhi men yeşâu : onu dilediğine verir
  1266. 5-Mâide 55
    ve ellezîne âmenû : ve âmenû olan kimseler, Allâh'a ulaşmayı dileyenler
  1267. 5-Mâide 56
    ve men yetevelle : ve kim dönerse, ve dönen kimseler
  1268. 5-Mâide 56
    ve ellezîne âmenû : ve âmenû olan kimseler, Allâh'a ulaşmayı ve teslim olmayı dileyenler
  1269. 5-Mâide 57
    ellezîne âmenû : yaşarken Allâh'a ulaşmayı, teslim olmayı dileyenler
  1270. 5-Mâide 59
    en âmennâ : âmenû olmamız (iman etmemiz)
  1271. 5-Mâide 60
    men leane-hu allâhu : Allâh'ın (cc.) onu lanetlediği kimse
  1272. 5-Mâide 61
    kâlû âmennâ : iman ettik dediler
  1273. 5-Mâide 65
    âmenû : âmenû oldular, yaşarken Allâh'a teslim olmayı, ulaşmayı dilediler
  1274. 5-Mâide 69
    ellezîne âmenû : Allâh'a ulaşmayı, teslim olmayı dileyenler (yaşarken)
  1275. 5-Mâide 69
    men âmene : kim iman etti, (Allâh'a) teslim olmayı diledi
  1276. 5-Mâide 72
    men yuşrik : kim ortak koşarsa
  1277. 5-Mâide 82
    li ellezîne âmenû : âmenû olanlara, yaşarken (Allâh'a (c.c.)
  1278. 5-Mâide 82
    li ellezîne âmenû : âmenû olanlara, (yaşarken Allâh'a (cc) ulaşmayı, teslim olmayı dileyenlere)
  1279. 5-Mâide 83
    âmennâ fe uktub-nâ : biz âmenû olduk artık bizi yaz
  1280. 5-Mâide 87
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, yaşarken Allâh'a teslim olmayı, ulaşmayı dileyenler
  1281. 5-Mâide 89
    fe men : artık kim
  1282. 5-Mâide 90
    ellezîne âmenû : yaşarken Allâh'a (c.c.) ulaşmayı, teslim olmayı dileyenler
  1283. 5-Mâide 93
    alâ ellezîne âmenû : Allâh'a ulaşmayı, teslim olmayı dileyenlerin üzerine
  1284. 5-Mâide 93
    ve âmenû : ve âmenû olun! yaşarken Allâh'a teslim olmayı, ulaşmayı dileyin
  1285. 5-Mâide 93
    ve âmenû : ve âmenû olun!
  1286. 5-Mâide 94
    ellezîne âmenû : yaşarken Allâh'a teslim olmayı, ulaşmayı dileyenler
  1287. 5-Mâide 94
    men : kim
  1288. 5-Mâide 94
    fe men i'tedâ : artık kim haddi aşarsa
  1289. 5-Mâide 95
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, yaşarken Allâh'a teslim olmayı, ona ulaşmayı dileyenler
  1290. 5-Mâide 95
    ve men katele-hu : ve kim onu öldürürse
  1291. 5-Mâide 95
    siyâmen : oruç
  1292. 5-Mâide 95
    ve men âde : ve kim dönerse
  1293. 5-Mâide 96
    hurumen : ihramda olarak
  1294. 5-Mâide 97
    kıyâmen li en nâsi : insanları ayakta tutmak için
  1295. 5-Mâide 101
    ellezîne âmenû : âmenu olanlar, yaşarken Allâh'a (cc.) teslim olmayı, ulaşmayı dileyenler
  1296. 5-Mâide 105
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, yaşarken Allâh'a teslim olmayı, ulaşmayı dileyenler
  1297. 5-Mâide 105
    men dalle : dalâlette olan kimse
  1298. 5-Mâide 106
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, yaşarken Allâh'a teslim olmayı, ona ulaşmayı dileyenler
  1299. 5-Mâide 106
    semenen : baha, bedel
  1300. 5-Mâide 107
    istehakkâ ismen : bir günaha müstehak oldu
  1301. 5-Mâide 111
    âmennâ : biz iman ettik, âmenû olduk, Allâh'a teslim olmayı, ulaşmayı diledik
  1302. 5-Mâide 115
    fe men : fakat, ama, artık kim
  1303. 50-Kaf 25
    mennâın : engel olan
  1304. 50-Kaf 33
    men : kimse, kim, kişi, kişiler
  1305. 50-Kaf 37
    li men : kimse için
  1306. 50-Kaf 45
    men yehâfu : korkanlara
  1307. 51-Zâriyât 9
    men : kim, kimse
  1308. 51-Zâriyât 25
    selâmen : selâm, selâm olsun
  1309. 51-Zâriyât 35
    men kâne : kim varsa
  1310. 51-Zâriyât 46
    kavmen : kavim
  1311. 52-Tûr 3
    menşûrin : yayılmış
  1312. 52-Tûr 21
    âmenû : âmenû olanlar (hayattayken, ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyenler)
  1313. 52-Tûr 27
    fe menne : şimdi, oysa, lütufta bulundu
  1314. 52-Tûr 30
    el menûni \n(reybe el menûni) : zaman \n: (zamanın musîbetinin ansızın gelmesi)
  1315. 53-Necm 20
    ve menâte : ve Menat
  1316. 53-Necm 24
    temennâ : dilekte bulundu
  1317. 53-Necm 26
    li men : bir kimse için
  1318. 53-Necm 29
    an men : kimseden
  1319. 53-Necm 30
    bi men : kimseyi
  1320. 53-Necm 30
    bi men : kimseyi de
  1321. 53-Necm 32
    bi men : kimseyi
  1322. 54-Kamer 14
    li men : o kimse
  1323. 54-Kamer 26
    men(i) : kim
  1324. 54-Kamer 35
    men şekere : şükreden kimseyi
  1325. 55-Rahmân 26
    kullu men : bütün kişiler, bütün bilinçli varlıklar, bütün insanlar ve bütün cinler, herkes
  1326. 55-Rahmân 29
    men : kimseler
  1327. 55-Rahmân 46
    ve li men : ve kimse için vardır
  1328. 56-Vâkıa 8
    el meymeneti : meymene, hayırlı, uğurlu
  1329. 56-Vâkıa 8
    el meymeneti : meymene, hayırlı, uğurlu
  1330. 56-Vâkıa 25
    ve lâ te'sîmen : ve günaha girmek olmaz
  1331. 56-Vâkıa 26
    selâmen : selâm
  1332. 56-Vâkıa 26
    selâmen : selâm
  1333. 56-Vâkıa 29
    mendûdin : meyveleri kat kat dizili
  1334. 56-Vâkıa 47
    ve izâmen : ve kemik
  1335. 56-Vâkıa 65
    hutâmen : ot kırıntısı, kuru ot
  1336. 57-Hadid 7
    âmenû : îmân ettiler, Allah'a ulaşmayı dilediler
  1337. 57-Hadid 10
    men : kim
  1338. 57-Hadid 11
    men zâ ellezî : kim sahiptir, kim yapar
  1339. 57-Hadid 13
    amenû : îmân ettiler, amenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  1340. 57-Hadid 16
    âmenû : îmân ettiler, âmenû oldular
  1341. 57-Hadid 19
    âmenû : îmân ettiler (Allah'a ulaşmayı dilediler)
  1342. 57-Hadid 20
    hutâmen : çer çöp, kırpıntı
  1343. 57-Hadid 21
    âmenû : âmenû oldu, îmân etti
  1344. 57-Hadid 21
    men : kimse
  1345. 57-Hadid 24
    ve men : ve kim
  1346. 57-Hadid 25
    ve menâfiu : ve pekçok menfaatler, faydalar
  1347. 57-Hadid 25
    men : kim, kimse(ler)
  1348. 57-Hadid 26
    men : kim, kimse
  1349. 57-Hadid 27
    âmenû : âmenû oldular (yaşarken Allah'a ulaşmayı dilediler)
  1350. 57-Hadid 28
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar
  1351. 57-Hadid 29
    men yeşâu : dilediği kimseye, dilediğine
  1352. 58-Mücâdele 4
    men : kim
  1353. 58-Mücâdele 4
    men : kim
  1354. 58-Mücâdele 9
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyenler, îmân edenler
  1355. 58-Mücâdele 10
    âmenû : ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dilediler
  1356. 58-Mücâdele 11
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyenler
  1357. 58-Mücâdele 11
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar
  1358. 58-Mücâdele 12
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyenler
  1359. 58-Mücâdele 14
    kavmen : kavm
  1360. 58-Mücâdele 22
    kavmen : kavmi
  1361. 58-Mücâdele 22
    men : kimse
  1362. 59-Haşr 4
    ve men : ve kim
  1363. 59-Haşr 6
    men : kimse(ler)
  1364. 59-Haşr 9
    men : kimse(ler)
  1365. 59-Haşr 9
    ve men : ve kim
  1366. 59-Haşr 10
    âmenû : Allah'a ulaşmayı dileyenler
  1367. 59-Haşr 18
    âmenû : Allah'a ulaşmayı dileyenler
  1368. 6-En'âm 2
    musemmen : isimlendirilmiş, belirlenmiş
  1369. 6-En'âm 12
    li men : kimin
  1370. 6-En'âm 14
    men esleme : teslim olan kimse
  1371. 6-En'âm 16
    men : kim
  1372. 6-En'âm 19
    ve men belaga : ve kim erişti, ulaştı
  1373. 6-En'âm 21
    ve men : ve kim (ler)
  1374. 6-En'âm 21
    mimmen (min men) : kimse(ler)den
  1375. 6-En'âm 25
    men : kim(ler)
  1376. 6-En'âm 35
    ev sullemen : veya bir merdiven
  1377. 6-En'âm 39
    men yeşâi : kim(i) dilerse
  1378. 6-En'âm 39
    ve men : ve kim(i)
  1379. 6-En'âm 46
    men : kim, hangi
  1380. 6-En'âm 48
    fe men âmene : artık kim îmân etti, âmenû oldu (resulün Allah'a davetine uydu)
  1381. 6-En'âm 53
    menne allâhu : Allah ni'metlendirdi, ni'met verdi
  1382. 6-En'âm 54
    men amile : kim yapar
  1383. 6-En'âm 63
    men : kim
  1384. 6-En'âm 74
    esnâmen : putlar
  1385. 6-En'âm 80
    ilmen : ilim olarak, ilim ile
  1386. 6-En'âm 82
    ellezîne âmenû : âmenû olan kimseler
  1387. 6-En'âm 83
    men neşâu : dilediğimiz kimse(ler)
  1388. 6-En'âm 88
    men yeşâu : kimi dilerse, dilediğini
  1389. 6-En'âm 89
    kavmen : bir kavim
  1390. 6-En'âm 91
    men : kim
  1391. 6-En'âm 92
    ve men havle-hâ : ve onun etrafındakiler
  1392. 6-En'âm 93
    ve men : ve kim
  1393. 6-En'âm 93
    mim men ifterâ : iftira eden kimseden
  1394. 6-En'âm 93
    ve men : ve kim
  1395. 6-En'âm 104
    fe men : artık kim
  1396. 6-En'âm 104
    ve men : ve kim
  1397. 6-En'âm 114
    hakemen : bir hakem, hüküm veren
  1398. 6-En'âm 116
    men fî el ardı : yeryüzünde bulunan kimseler
  1399. 6-En'âm 117
    men yadıllu : sapan kimseyi
  1400. 6-En'âm 122
    e ve men : ve o kişi, kimse... mi?
  1401. 6-En'âm 122
    ke men : o kimse gibi
  1402. 6-En'âm 125
    fe men : artık kim(i)
  1403. 6-En'âm 125
    ve men : ve kimi
  1404. 6-En'âm 126
    mustekîmen : istikametlenmiş, yönlendirilmiş (Allah'a götüren)
  1405. 6-En'âm 135
    men tekûnu : kim(in) olacak
  1406. 6-En'âm 138
    men neşâu : bizim dilediğimiz kişi
  1407. 6-En'âm 144
    fe men : o halde kimdir
  1408. 6-En'âm 144
    mimmenifterâ \n(min men ifterâ) : iftira eden kimseden
  1409. 6-En'âm 145
    muharremen : haram kılınmış
  1410. 6-En'âm 145
    demen : kan
  1411. 6-En'âm 145
    fe men : artık kim
  1412. 6-En'âm 153
    sırâtî mustekîmen : benim mustakîm olan (Allah'a götüren) yolum
  1413. 6-En'âm 154
    tamâmen : tamamlayıcı olarak
  1414. 6-En'âm 157
    fe men : öyleyse kim
  1415. 6-En'âm 157
    mimmen (min men) : o kimseden
  1416. 6-En'âm 158
    âmenet : îmân etti, âmenû oldu
  1417. 6-En'âm 160
    men : kim
  1418. 6-En'âm 160
    ve men : ve kim
  1419. 6-En'âm 161
    yamen : ayakta kalan, kalacak olan
  1420. 60-Mümtehine 1
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyenler
  1421. 60-Mümtehine 1
    ve men : ve kim
  1422. 60-Mümtehine 6
    men : kim, kimse
  1423. 60-Mümtehine 6
    ve men : ve kim ise
  1424. 60-Mümtehine 9
    ve men : ve kim
  1425. 60-Mümtehine 10
    ellezîne âmenû : îmân eden, Allah'a ulaşmayı dileyen kimseler
  1426. 60-Mümtehine 13
    ellezîne âmenû : îmân edenler, âmenû olanlar, ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyenler
  1427. 60-Mümtehine 13
    kavmen : kavim
  1428. 61-Saf 2
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar (ölmeden önce ruhunu Allah'a ulaştırmayı dileyenler)
  1429. 61-Saf 7
    ve men : ve kim
  1430. 61-Saf 7
    mimmen (min men) : kişiden, kimseden
  1431. 61-Saf 10
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, Allah'a inananlar
  1432. 61-Saf 14
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyenler
  1433. 61-Saf 14
    men : kim
  1434. 61-Saf 14
    âmenet : îmân etti
  1435. 61-Saf 14
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyenler
  1436. 62-Cum'a 4
    men : kişi, kimse
  1437. 62-Cum'a 6
    temennevû : temenni edin
  1438. 62-Cum'a 7
    ve lâ yetemennevne-hû : ve onu temenni edemezler
  1439. 62-Cum'a 9
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyenler, îmân edenler
  1440. 62-Cum'a 11
    imen : ayakta
  1441. 63-Münâfikûn 3
    âmenû : âmenû olmaları, îmân etmeleri
  1442. 63-Münâfikûn 7
    alâ men : kimselere
  1443. 63-Münâfikûn 9
    âmenû : âmenû olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyenler
  1444. 63-Münâfikûn 9
    ve men : ve kim ise
  1445. 64-Teğabün 9
    ve men : ve kim
  1446. 64-Teğabün 11
    ve men : ve kim
  1447. 64-Teğabün 14
    âmenû : îmân edenler, âmenû olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyenler
  1448. 64-Teğabün 16
    ve men yûka : ve kim korursa, sakındırırsa
  1449. 65-Talâk 1
    ve men : ve kim
  1450. 65-Talâk 2
    men : kimse(ler)
  1451. 65-Talâk 2
    ve men : ve kim
  1452. 65-Talâk 3
    ve men : ve kim
  1453. 65-Talâk 4
    ve men : ve kim
  1454. 65-Talâk 5
    ve men : ve kim
  1455. 65-Talâk 7
    ve men : ve kim
  1456. 65-Talâk 10
    âmenû : âmenû olanlar, ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyenler
  1457. 65-Talâk 11
    âmenû : âmenû oldular (ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dilediler)
  1458. 65-Talâk 11
    ve men : ve kim
  1459. 65-Talâk 12
    ilmen : ilim olarak, ilim ile
  1460. 66-Tahrim 3
    men : kim
  1461. 66-Tahrim 6
    âmenû : îmân ettiler, âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  1462. 66-Tahrim 8
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar
  1463. 66-Tahrim 8
    ve ellezîne âmenû : ve âmenû olanlar
  1464. 66-Tahrim 11
    li ellezîne âmenû : âmenû olanlara, ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyenlere
  1465. 67-Mülk 5
    rucûmen : taşlar
  1466. 67-Mülk 14
    men halaka : yaratan kimse
  1467. 67-Mülk 15
    menâkibi- hâ : onun omuzlarında, üzerinde (dağlarda, kıyılarda)
  1468. 67-Mülk 16
    men : kim, kimse, kişi
  1469. 67-Mülk 17
    men : kimse
  1470. 67-Mülk 20
    men : kim, kimler
  1471. 67-Mülk 21
    men : kişi, kimse, kim(ler)
  1472. 67-Mülk 22
    men : kimse
  1473. 67-Mülk 22
    em men : yoksa kim
  1474. 67-Mülk 28
    ve men : ve kimse
  1475. 67-Mülk 28
    men : kim
  1476. 67-Mülk 29
    âmennâ : biz îmân ettik
  1477. 67-Mülk 29
    men : kim
  1478. 67-Mülk 30
    men : kim
  1479. 68-Kalem 7
    bi men : kim, kimi, kimin
  1480. 68-Kalem 12
    mennâın : devamlı men eden
  1481. 68-Kalem 44
    ve men : ve kimse
  1482. 69-Hâkka 7
    husûmen : peşpeşe, ara vermeden, ardarda
  1483. 69-Hâkka 9
    ve men kable-hu : ve ondan önceki kimseler
  1484. 69-Hâkka 19
    men : kişi, kimse
  1485. 69-Hâkka 25
    men : kişi, kimse
  1486. 7-A'râf 8
    men : kim
  1487. 7-A'râf 9
    ve men : ve kim
  1488. 7-A'râf 12
    menea-ke : seni men eden
  1489. 7-A'râf 18
    mez'ûmen : hor görülmüş, kınanmış
  1490. 7-A'râf 18
    men : kim
  1491. 7-A'râf 32
    men : kim
  1492. 7-A'râf 32
    ellezîne âmenû : îmân edenler, âmenû olan kimseler
  1493. 7-A'râf 35
    men ittekâ : kim takva sahibi olursa
  1494. 7-A'râf 37
    men azlemu : kim daha zalim
  1495. 7-A'râf 37
    mimmen ifterâ : iftira eden kimseden
  1496. 7-A'râf 42
    ellezîne âmenû : âmenû olan, îmân eden kimseler (hayatta iken Allah'a ulaşmayı dileyenler)
  1497. 7-A'râf 64
    kavmen : bir kavim
  1498. 7-A'râf 75
    li men : kimseye, kişiye, kimselere
  1499. 7-A'râf 75
    âmene : îmân etti, inandı
  1500. 7-A'râf 76
    âmen-tum : siz îmân ettiniz, inandınız
  1501. 7-A'râf 86
    men : kim, kimse
  1502. 7-A'râf 86
    âmene : inandı, amenu oldu
  1503. 7-A'râf 87
    âmenû : âmenû oldular
  1504. 7-A'râf 88
    âmenû : âmenû oldular
  1505. 7-A'râf 89
    ilmen : ilimle
  1506. 7-A'râf 96
    âmenû : inandılar, âmenû oldular
  1507. 7-A'râf 99
    fe lâ ye'menu : artık emin olamaz
  1508. 7-A'râf 121
    âmen-nâ : biz îmân ettik
  1509. 7-A'râf 123
    âmentum : siz îmân ettiniz
  1510. 7-A'râf 126
    en âmen-nâ : bizim inanmamız
  1511. 7-A'râf 128
    men yeşâu : dilediği kimse, kimi dilerse
  1512. 7-A'râf 131
    ve men mea-hu : ve onunla beraber olan kimseler, beraberindekiler
  1513. 7-A'râf 133
    kavmen : bir kavim
  1514. 7-A'râf 153
    ve âmenû : ve âmenû oldular
  1515. 7-A'râf 155
    men teşâu : dilediğin kimse, dilediğini
  1516. 7-A'râf 155
    men teşâu : dilediğin kimse, dilediğini
  1517. 7-A'râf 156
    men eşâu : dilediğim kimseye
  1518. 7-A'râf 157
    âmenû bi-hi : ona inandılar, iman ettiler
  1519. 7-A'râf 160
    umemen : topluluk, ümmet
  1520. 7-A'râf 160
    aleyhim el menne : onlara kudret helvası
  1521. 7-A'râf 164
    kavmen : bir kavme
  1522. 7-A'râf 167
    men : kim, kimse, kişi, kişiler
  1523. 7-A'râf 178
    men : kim, kimi
  1524. 7-A'râf 178
    ve men : ve kim, kimi
  1525. 7-A'râf 181
    ve mim-men (min men) : ve o kimselerden
  1526. 7-A'râf 186
    men : kimse, kim, kimi
  1527. 70-Meâric 10
    hamîmen : yakın, şefkatli dostu
  1528. 70-Meâric 14
    ve men : ve kim
  1529. 70-Meâric 17
    men edbera : arkasını dönen kimse
  1530. 70-Meâric 21
    menûan : hayırdan men eden, cimrilik eden
  1531. 70-Meâric 31
    men : kimse, kim
  1532. 71-Nuh 4
    musemmen : muayyen, belirli
  1533. 71-Nuh 21
    men : kimse, kimseler
  1534. 71-Nuh 28
    men : kimse
  1535. 72-Cin 2
    fe âmennâ : artık biz îmân ettik
  1536. 72-Cin 9
    fe men : fakat kim
  1537. 72-Cin 10
    bi men : kimselere
  1538. 72-Cin 13
    âmennâ : biz îmân ettik
  1539. 72-Cin 13
    fe men : artık kim
  1540. 72-Cin 14
    men : kim
  1541. 72-Cin 17
    ve men : ve kim
  1542. 72-Cin 23
    ve men : ve kim
  1543. 72-Cin 24
    men : kim, kimin
  1544. 72-Cin 27
    men irtedâ : rızaya ulaşan kimse
  1545. 73-Müzzemmil 12
    ve cahîmen : ve alevli ateş
  1546. 73-Müzzemmil 13
    ve taâmen : ve yemek
  1547. 73-Müzzemmil 13
    elîmen : elîm, acı
  1548. 73-Müzzemmil 17
    yevmen : o gün
  1549. 73-Müzzemmil 19
    men : kim, kimse
  1550. 74-Müddessir 11
    ve men : ve kimse, kişi
  1551. 74-Müddessir 31
    âmenû : îmân eden, Allah'a ulaşmayı dileyen
  1552. 74-Müddessir 31
    men : kimse, kişi
  1553. 74-Müddessir 31
    men : kimse, kişi
  1554. 74-Müddessir 37
    men : kimse
  1555. 74-Müddessir 55
    men : kim
  1556. 75-Kıyamet 27
    men : kim
  1557. 75-Kıyamet 37
    min meniyyin : meniden
  1558. 76-İnsan 7
    yevmen : gün
  1559. 76-İnsan 8
    ve yetîmen : ve yetimler
  1560. 76-İnsan 10
    yevmen : gün
  1561. 76-İnsan 19
    mensûren : saçılmış
  1562. 76-İnsan 20
    naîmen : ni'metler
  1563. 76-İnsan 24
    âsimen : günahkâr olanlar
  1564. 76-İnsan 27
    yevmen : gün
  1565. 76-İnsan 29
    men : kim
  1566. 76-İnsan 30
    alîmen : en iyi bilen
  1567. 76-İnsan 30
    hakîmen : hüküm ve hikmet sahibi
  1568. 76-İnsan 31
    men : kimse, kişi
  1569. 76-İnsan 31
    elîmen : elîm, acı
  1570. 78-Nebe 25
    hamîmen : hamim, kaynar su
  1571. 78-Nebe 38
    men : kimse
  1572. 78-Nebe 39
    fe men : artık kim
  1573. 79-Nâziât 11
    izâmen : kemik
  1574. 79-Nâziât 26
    men : kimse
  1575. 79-Nâziât 36
    men : kimse
  1576. 79-Nâziât 37
    men : kim
  1577. 79-Nâziât 40
    men : kim
  1578. 79-Nâziât 45
    men : kimse
  1579. 8-Enfâl 11
    emeneten : emin olarak
  1580. 8-Enfâl 12
    âmenû : inananlar, âmenû olanlar
  1581. 8-Enfâl 13
    ve men : ve kim
  1582. 8-Enfâl 15
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyen kimseler
  1583. 8-Enfâl 16
    ve men : ve kim
  1584. 8-Enfâl 20
    ellezîne âmenû : âmenû olan kimseler
  1585. 8-Enfâl 24
    ellezîne âmenû istecîbû : âmenû olanlar icabet edin
  1586. 8-Enfâl 27
    ellezîne âmenû : inanan, âmenû olan, Allah'a ulaşmayı dileyen kimseler
  1587. 8-Enfâl 29
    ellezîne âmenû : inanan, âmenû olan, Allah'a ulaşmayı dileyen kimseler
  1588. 8-Enfâl 41
    âmentum : îmân ettiniz, inandınız
  1589. 8-Enfâl 42
    men heleke : helâk olan kişi
  1590. 8-Enfâl 42
    men hayye : yaşayan kişi
  1591. 8-Enfâl 43
    menâmi-ke : senin uykunda
  1592. 8-Enfâl 45
    ellezîne âmenû : îmân eden, âmenû olan kimseler
  1593. 8-Enfâl 49
    ve men : ve kim
  1594. 8-Enfâl 57
    men : kimse(ler)
  1595. 8-Enfâl 64
    ve men ittebea-ke : ve sana tâbî olanlar
  1596. 8-Enfâl 70
    li men : o kimselere, onlara
  1597. 8-Enfâl 72
    ellezîne âmenû : âmenû olan kimseler
  1598. 8-Enfâl 72
    ve ellezîne âmenû : ve âmenû olan kimseler
  1599. 8-Enfâl 74
    ellezîne âmenû : âmenû olan kimseler
  1600. 8-Enfâl 75
    ellezîne âmenû : âmenû olan kimseler
  1601. 80-Abese 5
    men(i) : kimse
  1602. 80-Abese 8
    men : kimse
  1603. 80-Abese 12
    men : kimse
  1604. 81-Tekvir 28
    men : kimse
  1605. 82-İnfitâr 11
    kirâmen : şerefli, üstün
  1606. 83-Mutaffifin 29
    âmenû : âmenû oldular, îmân ettiler
  1607. 83-Mutaffifin 34
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar
  1608. 84-İnşikak 7
    men : kim, kimse
  1609. 84-İnşikak 10
    men : kim, kimse
  1610. 84-İnşikak 25
    âmenû : âmenû olan, Allah'a ulaşmayı dileyen
  1611. 85-Bürûc 11
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
  1612. 87-A'lâ 10
    men : kimse
  1613. 87-A'lâ 14
    men : kimse
  1614. 88-Ğâşiye 23
    men : kim
  1615. 89-Fecr 19
    lemmen : şiddetle, hırsla
  1616. 89-Fecr 20
    cemmen : pekçok, aşırı
  1617. 9-Tevbe 6
    me'mene-hu (mâ emene-hu) : onu, emin olduğu yere (şeye)
  1618. 9-Tevbe 9
    semenen : bedel
  1619. 9-Tevbe 13
    kavmen : bir kavim
  1620. 9-Tevbe 15
    men yeşâu : dilediği kimse
  1621. 9-Tevbe 18
    men âmene : îmân eden kimse, âmenû olan kimse
  1622. 9-Tevbe 19
    ke men âmene : inanan, âmenû olan kimse gibi
  1623. 9-Tevbe 20
    ellezîne âmenû : âmenû olan kimseler
  1624. 9-Tevbe 23
    ellezîne âmenû : inanan, âmenû olan kimseler
  1625. 9-Tevbe 23
    ve men : ve kim
  1626. 9-Tevbe 27
    alâ men yeşâu : dilediği kimseye
  1627. 9-Tevbe 28
    ellezîne âmenû : âmenû olan kimseler, Allah'a ulaşmayı dileyenler
  1628. 9-Tevbe 34
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar
  1629. 9-Tevbe 37
    âmen : bir yıl
  1630. 9-Tevbe 37
    âmen : bir yıl
  1631. 9-Tevbe 38
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, ölmeden evvel Allah'a ulaşmayı dileyenler
  1632. 9-Tevbe 39
    azâben elîmen : elîm (acı) azap
  1633. 9-Tevbe 39
    ve yestebdi el kavmen : ve bir kavimle değiştirecek
  1634. 9-Tevbe 49
    men : kim, bir kimse
  1635. 9-Tevbe 53
    kavmen fâsikîne : fasık bir kavim, topluluk
  1636. 9-Tevbe 54
    menea-hum : onları men eden
  1637. 9-Tevbe 58
    men : kim, kimseler
  1638. 9-Tevbe 61
    li ellezîne âmenû : âmenû olan kimseler için
  1639. 9-Tevbe 63
    men : kim, kişi
  1640. 9-Tevbe 74
    azâben elîmen : elîm (acı) azap
  1641. 9-Tevbe 75
    men âhede allâhe : Allah'a ahd veren kimse
  1642. 9-Tevbe 88
    ve ellezîne âmenû : ve âmenû olanlar (Allah'a ölmeden önce ulaşacağına) inanan kimseler
  1643. 9-Tevbe 98
    men : kimseler
  1644. 9-Tevbe 98
    magramen : zarar, ziyan
  1645. 9-Tevbe 99
    men : kimse(ler)
  1646. 9-Tevbe 101
    ve mimmen (min men) : ve o kimselerden
  1647. 9-Tevbe 107
    li men hârabe allâhe : Allah'a karşı savaşan (harbeden) kişiyi
  1648. 9-Tevbe 109
    e fe men : o kimse mi?
  1649. 9-Tevbe 109
    em men : veya, yoksa o kimse (mi)
  1650. 9-Tevbe 111
    ve men : ve kimdir, kim vardır
  1651. 9-Tevbe 113
    ve ellezîne âmenû : ve âmenû olanlar (ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyen kimseler)
  1652. 9-Tevbe 115
    kavmen : bir kavmi
  1653. 9-Tevbe 119
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyen kimseler
  1654. 9-Tevbe 120
    ve men : ve kimse (ler)
  1655. 9-Tevbe 123
    ellezîne âmenû : âmenû olan (ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyen) kimseler
  1656. 9-Tevbe 124
    min-hum men : onlardan birisi
  1657. 9-Tevbe 124
    ellezîne âmenû : âmenû olan (ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyen) kimseler
  1658. 90-Beled 15
    yetîmen : yetim
  1659. 90-Beled 17
    âmenû : âmenû oldular
  1660. 90-Beled 18
    el meymeneti : meymene, bereket, saadet, amel defteri (hayat filmi) sağından verilenler
  1661. 91-Şems 9
    men : kim, kimse
  1662. 91-Şems 10
    men : kim, kimse
  1663. 92-Leyl 5
    men : kim
  1664. 92-Leyl 8
    men : kim
  1665. 93-Duhâ 6
    yetîmen : yetim
  1666. 95-Tin 6
    âmenû : âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı, teslim olmayı dilediler
  1667. 98-Beyyine 7
    ellezîne âmenû : âmenû olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyenler
  1668. 98-Beyyine 8
    men : kim, kimse
  1669. 99-Zilzâl 7
    fe men : artık kim
  1670. 99-Zilzâl 8
    ve men : ve kim