kâlû | : dediler |
e | : mı |
ta'cebîne | : şaşırıyorsun |
min emri allâhi | : Allah'ın emrinden (dolayı), Allah'ın emrine |
rahmetu allâhi | : Allah'ın rahmeti |
ve berekâtu-hu | : ve onun bereketi |
aleykum | : sizin üzerinize |
ehle el beyti | : ev halkı |
inne-hu | : muhakkak o |
hamîdun | : çok övülen, kendisine çok hamdedilendir |
mecîdun | : şanı yücedir, meciddir |