meselu el cenneti elletî | : o cennetin örneği, durumu, gibi |
vuide el muttekûne | : takva sahiplerine vaadedilen |
tecrî | : akar |
min tahti-hâ | : onun altından |
el enhâru | : nehirler |
ukulu-hâ | : onun meyvesi |
dâimun | : süreklidir, daimîdir |
ve zillu-hâ | : ve onun gölgesi |
tilke | : işte bu |
ukbâ ellezîne ittekav | : takva sahiplerinin sonu |
ve ukbâ el kâfirîne | : ve inkâr edenlerin sonu |
en nâru | : ateş |