iz evâ | : sığındıkları zaman |
el fityetu | : gençler |
ilel kehfi (ilâ el kehfi) | : mağaraya |
fe kâlû | : o zaman dediler |
rabbe-nâ | : Rabbimiz |
âti-nâ | : bize ver |
min ledun-ke | : senin katından |
rahmeten | : bir rahmet |
ve heyyi' | : ve bağışla, lütfet |
lenâ | : bize |
min emri-nâ | : emrimizden, içimizden |
reşeden | : irşad edecek |