yâ eyyuhâ | : ey |
ellezîne | : o kimseler, onlar |
âmenû | : âmenû oldular, îmân ettiler |
lâ tekûlû | : söylemeyin, demeyin |
râi-nâ | : bizi gözet (yahudi lisanında 'ey ahmak' anlamında) |
ve kûlû | : ve söyleyin, deyin |
unzur-nâ | : bize bak |
ve ismeû | : ve dinleyin |
ve li el kâfirîne | : ve kâfirlere (vardır) |
azâbun | : azap |
elîmun | : elîm, acıklı |