kul | : de, söyle |
in kânet | : eğer ise |
lekum | : sizin için, sizin |
ed dâru el âhiretu | : ahiret yurdu |
indallâhi (inde allâhi) | : Allah'ın katı |
hâlisaten | : halis, özel |
min dûni en nâsi | : diğer insanlardan başka |
fe temennevû | : o zaman temenni edin |
el mevte | : ölüm |
in kuntum | : eğer siz iseniz |
sâdikîne | : sadıklar, doğru söyleyenler |