kâlû | : dediler |
len nu'sire-ke | : asla seni tercih etmeyiz, üstün tutmayız |
alâ mâ câe-nâ | : bize gelenlere karşı |
min el beyyinâti | : beyyinelerden, mucizelerden |
vellezî (ve ellezî) | : ve o |
fatara-nâ | : bizi yarattı |
fakdi (fe ikdi) | : artık yap |
mâ | : şey |
ente | : sen |
kâdın | : yapan kişi |
innemâ | : ancak, sadece |
takdî | : sen yaparsın |
hâzihi | : bu |
el hayâte ed dunyâ | : dünya hayatı |