kâlet | : dedi |
yâ eyyuhâ | : ey |
el meleu | : ileri gelenler |
eftû-nî \n(eftâ) | : bana fetva verin, reyinizi bildirin \n: (açıkladı, fetva verdi) |
fî emrî | : işimde |
mâ kuntu | : ben olmadım |
kâtıaten | : kat'i olarak, kesinlikle |
emren | : emir, iş |
hattâ | : oluncaya kadar, olmadıkça |
teşhedû-ni | : bana şahit olun, benim yanımda bulunun |