e | : mı |
lem tere | : görmedin |
ennallâhe (enne allâhe) | : muhakkak ki Allah |
yûlicu | : sokar |
el leyle | : gece |
fî en nehâri | : gündüzün içine |
ve yûlicu | : ve sokar |
en nehâre | : gündüz |
fî el leyli | : gecenin içine |
ve sehhare | : ve musahhar kıldı, emrine amade kıldı |
eş şemse | : güneş |
ve el kamere | : ve ay |
kullun | : hepsi |
yecrî | : akar gider, hareket eder, seyreder |
ilâ ecelin | : bir ecele kadar |
musemmen | : belirli |
ve ennallâhe (enne allâhe) | : ve muhakkak ki Allah |
bi mâ | : şeyleri |
ta'melûne | : yapıyorsunuz |
habîrun | : haberi olan, haberdar |