ellezî | : o ki, ki o |
ehalle-nâ | : bizi yerleştirdi |
dâre | : yurt, diyar |
el mukâmeti | : ikâmet edilen yer, kalınacak yer |
min fadli-hi | : onun (kendi) fazlından |
lâ yemessu-nâ | : bize dokunmaz |
fî-hâ | : orada |
nasabun | : yorgunluk |
ve lâ yemessu-nâ | : ve bize dokunmaz |
fî-hâ | : orada |
lugûbun | : (açlık ve meşakkatten dolayı) bir bıkkınlık ve usanç |