lâ hayra | : hayır yoktur |
fî kesîrin | : çoğunda |
min necvâ-hum | : onların gizli konuşmalarından |
illâ | : ...'den başka, hariç |
men | : kim, kimse |
emera | : emretti |
bi sadakatin | : sadakayı |
ev | : veya |
ma'rûfin | : irfan, iyilik |
ev | : veya |
ıslâhın | : ıslah etme, düzeltme |
beyne | : arası |
en nâsi | : insanlar |
ve men | : ve kim |
yef'al | : yapar |
zâlike | : işte bu, bu, bunlar |
ibtigâe | : istedi |
mardâti | : rıza |
allâhi | : Allah |
fe | : o taktirde |
sevfe | : olacak |
nu'tî-hi | : ona veririz, vereceğiz |
ecran | : ecir, karşılık, mükâfat |
azîmen | : büyük |