yevme | : gün |
tuvellûne | : dönüp kaçarsınız |
mudbirîne | : arkalarına dönüp gidenler |
mâ | : yoktur |
lekum | : sizin için |
min allâhi | : Allah'tan |
min âsımin | : bir koruyucu |
ve men | : ve kim, kimi |
yudlilillâhu (yudlili allâhu) | : Allah dalâlette bırakır |
fe | : böylece, artık |
mâ lehu | : onun için yoktur, bulunmaz |
min hâdin | : bir hidayetçi, hidayete erdiren |