se nurî-him | : onlara göstereceğiz |
âyâti-nâ | : bizim âyetlerimiz |
fî | : de, içinde |
el âfâkı | : afak, ufuklar |
ve fî | : ve de, içinde |
enfusi-him | : onların nefsleri, kendi nefsleri |
hattâ | : hatta, oluncaya kadar, olsun diye |
yetebeyyene | : açıkça belli olur |
lehum | : onlara |
enne-hu | : onun olduğu |
el hakku | : hak |
e ve lem yekfi | : ve kâfi değil mi |
bi rabbi-ke | : senin Rabbin |
enne-hu | : onun olduğu |
alâ kulli şey'in | : herşeye |
şehîdun | : şahit |