inne allâhe | : muhakkak ki Allah |
yudhilu | : dahil eder, sokar, koyar |
ellezîne | : onlar |
âmenû | : Allah'a ulaşmayı dilediler, âmenû oldular |
ve amilû es sâlihâti | : ve salih ameller işlediler, nefs tezkiye edici ameller yaptılar, işlediler |
cennâtin | : cennetler |
tecrî | : akar |
min tahti-ha | : onun altından |
el enhâru | : nehirler |
ve ellezîne | : ve onlar |
keferû | : inkâr ettiler |
yetemetteûne | : metalanırlar, faydalanırlar |
ve ye'kulûne | : ve yerler |
kemâ te'kulu | : gibi yer |
el en'âmu | : hayvanlar |
ve en nâru | : ve ateş |
mesven | : yerleşme (ikâmet) yeri, mekân |
lehum | : onlar için |