innî urîdu | : gerçekten ben isterim, dilerim |
en tebûe bi ismî | : günahımı yüklenmeni (kötülüğe uğramanı) |
ve ismi-ke | : ve senin günahın |
fe tekûne | : o taktirde, böylece sen olursun |
min ashâbi en nâri | : ateşin halkından, ateş halkından |
ve zâlike | : ve işte bu |
cezâû ez zâlimîne | : zâlimlerin cezası |