yâ eyyuhâ | : ey! |
ellezîne âmenû | : âmenû olanlar, yaşarken Allâh'a ulaşmayı, teslim olmayı dileyenler |
kûnû | : olun! |
kavvâmîne | : Hakkı ayakta tutup gözetenler, muhafaza edenler, üzerine mesuliyet alıp iyi idare edenler |
li allâhi | : Allâh (c.c.) için |
şuhedâe | : şahidler |
bi el kıstı | : adaletli |
ve lâ yecrimenne-kum | : ve sizi sevk etmesin |
şeneânu | : kin |
kavmin | : bir kavim, bir topluluk |
alâ ellâ ta'dilû | : adaletsiz olmaya |
i'dilû | : adil davranın! |
huve akrabu | : o en yakın olandır |
li et takvâ | : takva için, takvaya |
ve ittekû allâhe | : ve Allâh'a (c.c.) karşı takva sahibi olun Allâh'a karşı gelmekten sakının |
inne allâhe | : muhakkak ki Allâh (c.c.) |
habîrun | : haberdar |
bi mâ | : şeyleri |
ta'melûne | : yapmakta olduğunuz |