ve kezâlike | : ve işte böyle, böylece |
zeyyene | : güzel gösterdi, süsledi |
li kesîrin | : çoğuna |
min el muşrikîne | : müşriklerden |
katle evlâdi-him | : çocuklarını öldürmeyi |
şurekâu-hum | : onların ortakları |
li yurdû-hum | : onları helâk etmek için |
ve li yelbisû | : ve karıştırmaları için |
aleyhim | : onlara |
dîne-hum | : onların dîni, kendilerinin dîni |
ve lev | : ve eğer |
şâe allâhu | : Allah diledi |
mâ fealû-hu | : onu yapmazlardı, yapamazlardı |
fe zer-hum | : artık onları bırak, terket |
ve mâ yefterûne | : ve iftira ettikleri, uydurdukları şeyleri |