ve huve ellezî | : ve o ki |
enşee-kum | : sizi yarattı |
min nefsin | : bir nefsten |
vâhıdetin | : bir tek |
fe mustekarrun | : böylece bir kararlı kalma yeri vardır |
ve mustevdaun | : ve bir emanet yeri |
kad | : oldu |
fassalna el âyâti | : âyetleri ayrı ayrı detayları ile açıkladık |
li kavmin | : bir kavim için, bir topluluk için |
yefkahûne | : fıkıh ediyorlar, idrak ediyorlar |