e lehum | : onların var mı |
erculun | : ayaklar |
yemşûne | : yürürler |
bi-hâ | : onunla |
em lehum | : veya, ya da, yoksa onların var mı |
eydin | : eller |
yabtışûne bihâ | : onunla tutarlar |
em lehum | : veya, ya da, yoksa onların var mı |
a'yunun | : gözler |
yubsırûne bi-hâ | : onunla görürler |
em lehum | : veya, ya da, yoksa onların var mı |
âzânun | : kulaklar |
yesmeûne bi-hâ | : onunla işitirler |
kul ud'û | : de ki davet edin, çağırın |
şurekâe-kum | : ortaklarınızı |
summe | : sonra |
kîdû-ni | : bana tuzak kurun |
fe | : artık |
lâ tunzirûne | : göz açtırmayın, bekletmeyin, fırsat vermeyin, mühlet vermeyin |