ve lâ tekûnû | : ve olmayın |
ke | : gibi |
ellezîne haracû | : çıkan kimseler |
min diyâri-him | : yurtlarından |
bataran | : haddi aşarak, kibirli olarak çalım yaparak |
ve riâe | : ve gösteriş yaptı, riya yaptı |
en nâsi | : insanlar |
ve yasuddûne | : ve engel olurlar, men ederler, alıkoyarlar |
an sebîli allâhi | : Allah'ın yolundan |
vallâhu (ve allâhu) | : ve Allah |
bi-mâ | : şeyleri |
ya'melûne | : yapıyorlar |
muhîtun | : kuşatan |