zâlike | : bu |
bi enne | : sebebiyle, ...dan dolayı |
allâhe | : Allah |
lem yeku | : değildir, olmaz |
mugayyiren | : değiştiren, değiştirici |
ni'meten | : nimet |
en'ame-hâ | : onu nimetlendirdi, onu nimet olarak verdi |
alâ kavmin | : bir kavme |
hattâ | : oluncaya kadar (... olmadıkça) |
yugayyirû | : değiştirirler |
mâ | : şeyi |
bi enfusi-him | : kendilerinde |
ve enne allâhe | : ve muhakkak ki Allah |
semîun | : en iyi işiten |
alîmun | : en iyi bilen |