ve kezâlike | : ve böylece, işte böylece |
yectebî-ke | : seni seçecek |
rabbu-ke | : senin Rabbin |
ve yuallimu-ke | : ve sana öğretecek |
min te'vîli | : tevîlinden, yorumundan |
el ehâdîsi | : sözler, olaylar |
ve yutimmu | : ve tamamlayacak |
ni'mete-hu | : ni'metini |
aleyke | : sana |
ve alâ | : ve üzerine, ...a |
âli ya'kûbe | : Yâkub ailesi |
kemâ | : gibi |
etemme-hâ | : onu tamamladı |
alâ ebevey-ke | : senin ebeveynine |
min kablu | : önceden, daha önce |
ibrâhîme ve ishâka | : İbrâhîm ve İshak |
inne | : muhakkak |
rabbe-ke | : senin Rabbin |
alîmun | : bilendir |
hakîmun | : hikmet sahibidir, hüküm sahibidir |