ve kadaynâ | : ve bildirdik |
ilâ benî İsrâîle | : İsrailoğullarına |
fî el kitâbi | : kitapta |
le tufsidunne | : mutlaka fesat çıkaracaksınız |
fî el ardı | : yeryüzünde |
merreteyni | : iki defa, iki kere |
ve le ta'lunne \n(alâ) | : ve gerçekten üstün geleceksiniz, gâlip geleceksiniz \n: (üstün, geldi) |
uluvven | : üstünlük |
kebîren | : büyük |