fe | : böylece, artık |
asâ | : belki, umulur ki |
rabbî | : benim Rabbim |
en yu'tiye-ni | : bana vermesi |
hayran | : daha hayırlısı |
min cenneti-ke | : senin bahçenden |
ve yursile | : ve gönderir |
aleyhâ | : onun üzerinde |
husbânen | : yıldırımlar, semadan inen felâketler |
min es semâi | : semadan |
fe | : böylece |
tusbiha | : olur |
saîden | : toprak |
zelekan | : kaygan olan |