ve yevme | : ve o gün |
nuseyyiru | : yürüteceğiz |
el cibâle | : dağlar |
ve tere | : ve görürsün |
el arda | : yeryüzü, arz |
bârizeten | : bariz olarak, açık ve net olarak |
ve haşernâ-hum | : ve onları haşrettik (topladık) |
fe lem nugâdir | : böylece bırakmayız |
min-hum | : onlardan |
ehaden | : birisi |