kâlû | : dediler |
ûd'u | : dua et |
lenâ rabbe-ke | : bizim için Rabbine |
yubeyyin | : açıklasın |
lenâ | : bize |
mâ | : ne, nasıl |
hiye inne | : muhakkak ki bu |
el bakara | : inek |
teşâbehe | : teşbih edildi, benzetmesi yapıldı (belli oldu) |
aleynâ | : bize |
ve in-nâ | : ve muhakkak biz, hiç şüphesiz biz |
in şâe allâhu | : Allah dilerse |
le muhtedûne | : elbette hidayete erenler, ulaşanlar |