ve kale | : ve dedi |
ellezîne | : onlar |
ûtû | : verildi |
el ilme | : ilim |
veyle-kum | : size yazıklar olsun |
sevâbullâhi | : Allah'ın sevabı |
hayrun | : daha hayırlı |
li | : için |
men | : kim, kimse, kişi |
âmene | : îmân etti |
ve amile sâlihan | : ve salih amel (nefs tezkiyesi) yaptı |
ve lâ yulekkâ-hâ | : ve ona mülâki olmaz, kavuşmaz |
illâ | : hariç, ancak |
es sâbirûne | : sabredenler |