ve kad | : ve olmuştu |
nezzele | : indirdi |
aleykum | : size |
fî el kitâbi | : kitapta |
en | : olmak |
izâ | : ...olduğu zaman |
semi'tum | : siz işittiniz |
âyâti | : âyetler |
allâhi | : Allah |
yukferu | : inkâr eder |
bi-hâ | : onu |
ve yustehzeu | : ve alay eder |
bi-hâ | : onunla |
fe | : artık, o zaman |
lâ tak'udû | : oturmayın |
mea-hum | : onlarla beraber |
hattâ | : ...oluncaya kadar |
yahûdû | : dalarlar |
fî | : konuda, ...'e |
hadîsin | : söz |
gayri-hî | : onun dışında, ondan başka |
inne-kum | : muhakkak ki siz, mutlaka siz |
izen | : öyle olunca, aksi halde |
mislu-hum | : onlar gibi |
inne | : muhakkak |
allâhe | : Allah |
câmiu | : toplayan, toplayacak olan |
el munâfikîne | : münâfıklar |
ve el kâfirîne | : ve kâfirler |
fî | : içinde, ...'de |
cehenneme | : cehennem |
cemîan | : hepsi |