ve izâ surifet | : ve çevrildikleri zaman |
ebsâru-hum | : onların bakışları |
tilkâe | : tarafa |
ashâbi en nâri | : ateş ehli, halkı |
kâlû | : dediler |
rabbe-nâ | : Rabbimiz |
lâ tec'al-nâ | : bizi kılma |
mea | : birlikte, beraber |
el kavmi ez zâlimîne | : zalimler kavmi, zalim kavim |